Acil Gençsel Dönüşüm!
Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allahımıza hamd; Baş öğretmenimiz, Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehlî Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Mümin kardeşlerimize, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan mümin kardeşlerimize, Din ve Vatan muhafızı Gazi ve Şehidlerimize salat ve selam olsun!
Ana Kabrinden Dünya’ya gelen İnsan, toprak Kabrinden dirilip sonsuz hayatını tadacağı Ahiret Âlemine hesabını vermek üzere son hicretini tamamlar!
Bu değiştirilemez ve önlenemez ölüm ve diriliş gerçeğine rağmen hâlâ gaflet içinde uyumaya devam ediyoruz!
Devletlerin asli görevi vatandaşların sadece dünya hayatında emniyet, huzur ve mutluluğunu sağlamak değildir! Bilakis, yaşayış gayemiz olan sadece Allah’a (c.c) kul olmamızın ve ahiretimizin cennet olmasının zemini hazırlamakta ana görevidir! Zira geçici dünya hayatında emniyet içinde huzurlu ve mutlu olmanın tek yolu ölüm ve ötesindeki hayata hazırlıklı olmaktan geçiyor!
Bunun için Devlet; Kentsel dönüşüm ile modern şehirler yaptığı gibi Milli, Manevi ve Ahlaki değerlere bağlı “Gençsel Dönüşüm!” projelerini de acilen hayata geçirmelidir!
Zira; Ashab-ı Kehf gençliği olmasını istedğimiz nesillerimizin iman ve şuurunu ihmal edersek sigara, alkol, esrar, eroin, fuhuş bağımlısı Ashab-ı Keyf gençliği eliyle modern şehirlerimizde magandaların hâkim olduğu terör merkezlerine dönmekte olduğu acı gerçeği ile yüzleşmekteyiz.
Bu vurdumduymazlığımız, nemelazımcılığımız ve modernleşme hastalığımız yüzünden çalmayı gece seven hırsızlar ve soyguncu çeteler şimdi gündüzleri sever oldular!
Bu büyük tehlikeyi önlemek ve ahlaksızlık yangınını söndürmek için Din ve Vatansever tüm Partilerimiz, Merkezi ve Yerel Yönetimlerimiz, STK’larımız, Tarikatlarımız ve hepimiz yaşanabilir bir Ülke için “Gençsel Dönüşüm Projesini!” hayata geçirmek için seferber olmalıyız!
Şizofren ve esrarkolik çocuklarının saldırılarından yatak odalarını kilitleyen Ana Babaların çoğalmaması için gençlerimize sahip çıkmak imani ve insani yurttaşlık görevimizdir!
Başta Milli Eğitim olmak üzere Aile ve Sosyal, Gençlik Spor ve Diyanet vs... Kurumlarımız Gençsel Dönüşüm Projesini hayata geçirmenin sorumlularıdır!
Allah’ın varlığını ve yaratıcılığını inkâr eden Ateist, Allah’ın yöneticiliğini inkâr eden Deist (Laik ve müşrik) Barış ismiyle müsemma İslam Dinimizi çıkar ve terör vasıtası gören Deişt (İşid) kafalı nesil yetiştirmeye devam eden materyalist eğitim acilen bırakılmalıdır! Manevi ve Ahlaki Milli bir eğitim seferberliği acilen başlatılmadır!
Bir ülkeye atom atmaktan da tehlikeli kız-erkek karma eğitim belasına acilen son vermeliyiz!
AVM’leri değil, Kabe-i Muazzâmanın şubesi Camileri dolduran bir gençlik yetiştirmeliyiz.
Kahve köşelerinde içki ve kumarla değil Millet Kütüphanelerinde vaktini Kitapla değerlendiren bir gençlik yetiştirmeliyiz!
Toplum içinde Silahla dolaşan soyguncu vurguncu değil, mazlumlara yardım için imanla, ihlasla ve selamla dolaşan bir gençlik yetiştirmeliyiz!
Gençliğimizin Dünyevi ve Uhrevi hayatını karartmakla görevli Medya Mafyası, Uyuşturucu Mafyası, Kumar Mafyası, Fuhuş Mafyası ve Faiz Mafyasını acilen çökertmeliyiz!
Bizzat sohbet için defalarca gittiğim TÜGVA ve TÜRGEV’in organize ettiği Gençlik kamplarını Spor Bakanlığının sınırsız destekleriyle diğer kuruluşlarımızı da ülke geneline yaygınlaştırılmalıyız!
Netice; Hak ve Özgürlüklerin önündeki engellerin kalktığı bu dönemde seçilenlerin de seçenlerin de Allah katında mazeret dönemi bittiğini asla unutmamalıyız!
“İstikbal göklerden önce Gençlerdedir” gerçeğini artık anlamalıyız! Zira Milli Gençliği olmayan devletler ne gökte ne yerdedir! Nasıl mı?
Salı Akşamı saat 20:30’da Akit Tv “Milli Diriliş” Canlı Yayınında daha detaylı analiz etmek üzere İnşallah!
Allah (c.c), İslami İlkelerin izinden gidecek bir gençlik yetiştirmek için çalışanların yar ve yardımcısı olsun.
İçimizdeki İsrailcilerin talimatlarıyla yüzyıl evvel Cuma’yı Pazar’a çevirerek yasallaştırdıkları Cuma Tatili yasağının kalkması, El birliğiyle maddi ve manevi çalışmalarımızla oluşacak sadece İslami İlkelere bağlı Bağımsız Türkiye’mizin yeniden dünya nöbetini beşli çeteden alması, Fethin sembolü Ayasofya’mızın açılması, Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle...
Selam, sevgi ve duayla…