Bismillahirrahmanirrahiim

Yaratıcımız, Yaşatıcımız ve Yöneticimiz Allahımıza hamd; Başöğretmenimiz, Önderimiz, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehl-î Beyti’ne, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Mümin kardeşlerimize, Allah (c.c)’ın ilke ve inkılabı İslam’a tabi olanlara, Din ve Vatan muhafızı Gazi ve Şehidlerimize salat ve selam olsun!

Ormanda ağaç katliamı yapanlara karşı tedbirler alarak engellemek ve kısa zamanda zararları en aza indirmek mümkünken; ağaçların içindeki ağaç kurtlarını önlemek ve yok etmek çok zor ve meşakkatlidir! Sabır ister! Zaman ister! Hele bilinçli kundaklamalarla veya bilinçsizse ihmal ve hatalarla yakılan ormanlarımızı eski haline getirebilmek için çok uzun yıllar gerekir! Devletleri yıkmak isteyen emperyalist güçlerde tarih boyunca hep bu içimizdeki ağaç kurtlarını kullanmışlardır! Biyolojik saldırılarını da, sosyolojik saldırılarını da, ekonomik saldırılarını da ve silahlı saldırılarını da içimizdeki ihanete çanak tutanlar yoluyla gerçekleştiriyorlar!

Ormandaki ağaçlara dadanmış ağaç kurtları gibi bizden gözüken içimizdeki gafiller ve hainler eliyle, asırlar evvel yakılan kapitülasyonlar ateşi, koskoca Cihan Devletimizin ekonomisini kül etmedi mi? Yeraltı ve yerüstü zenginlikler içinde yaşayan Müslümanları varlık içindeyken yokluğa mahkûm etmedi mi?

Ormandaki ağaç kurtları gibi bizden gözüken içimizdeki gafiller ve hainler eliyle asırlar evvel yakılan “Batılılaşma, modernleşme ve modalaşma” ateşi, koskoca İslam Coğrafyası’nın ahlakını, sağlam aile yapısını çökertmedi mi?  

Ormandaki ağaç kurtları gibi bizden gözüken içimizdeki gafiller ve hainler eliyle, asırlar evvel yakılan ırkçılık ve kavmiyetçilik ateşi, İstanbul merkezli Hilafet Çınarımız yakılarak; birliğimizi, dirliğimizi ve kardeşliğimizi paramparça ederek kurtlar sofrasına yem edilmedik mi? 

Ve bu maddi ve manevi yangınlar hâlâ devam etmiyor mu?

“Yeni Dünya Düzeni” planıyla dünyayı ateşe veren bu Siyonist mahlûkların dümenine birbirlerini yiyerek alet olan ve ateşlerine Vahdet, Ümmet ve Uhuvvet suyu yerine mezhepçilik ve ırkçılık benzinini dökmeye devam eden Müslüman ülke halkları olan bizler değil miyiz?

Müslüman ülkelerin okullarındaki çarpık, maddeci, materyalist, gayri millî eğitim sistemini getirenler ve hâlâ devam ettirip savunanlar, Aile Yuvalarının yıkılmasının ve içimizdeki Din ve Vatan şuurundan gafil ve hainlerin yetiştirilmesinin baş sorumlularıdır!

Yalan, iftira, gibi algı operasyonları ve Survivor gibi fert ve toplumların namus ve ahlakını, dayanışmasını ve birliğini çökerten dizi ve programları bilinçli bir şekilde yayınlamaya devam eden Müslüman ülkelerdeki gazete, tv, radyo, internet vs. Sosyal Medya Patron ve görevlileri Aile Yuvalarının yıkılmasının ve içimizdeki Din ve Vatan’dan gafil ve hainlerinin yetiştirilmesinin baş sorumlularıdır!

Müslüman ülkelerdeki içeceklerimizden, yiyeceklerimizden, giyeceklerimize kadar, bindiğimiz arabalarımızdan, kullandığımız ev eşyalarına ve çocuk oyuncaklarına kadar tükettiklerimizi yerli yani milli üretmeyenler, yerli malı kullanmayanlar ve bu üretimi gerçekleşmesine Faiz Lobileriyle ve bürokratik engellerle engel olanlar da “Yeni Dünya Düzeni” planıyla dünyayı ateşe veren bu Siyonist mahlûkların dümenine bilerek veya bilmeyerek alet olmanın ve içimizdeki Din ve Vatan şuurundan gafil ve hainlerinin yetiştirilmesinin baş sorumlularıdır!

Mescidi Aksa’mızdan sonra Medine-i Münevvere’deki Mescidi Nebevimizi ve en sonunda da Mekke-i Mükerreme’deki kıblemiz Beytullahımızı Ebrehelerle beraber yıkmayı hedefleyen bu büyük Siyonist Yahudi Planının uşakları ağaç kurtları içimizdedir!  

Mason Kuruluşları Lions ve Rotary kulüpleri gölgesindeki tüm partilerde, meclislerde, bürokraside, spor kulüplerinde, sendikalarda, STK’larda, tüm eğitim kurumlarında, ticari ve Hukuki Odalarda, Bankalarda ve Barolarda sinsice ihanet faaliyetlerine devam ediyorlar!

Bu büyük Siyon Planı ve Hilal-Haç Savaşlarını önlemenin yolu İçimizdeki gafil ve hainlerin görülmeyen İlmi, iktisadi, hukuki ve siyasi güçlerini birleşerek kırmaktır! Dünya’nın baş belası, baş terörist, baş Şeytan Siyonist İsrail’i yok etmek istiyorsak içimizdeki İsrailcilere her türlü desteğimizi çekmeliyiz! Çünkü Netanyahular; içimizdeki Fetönyahu, Selmanyahu, Sisiyahu, Kenanyahularla Dünya İktidarlarını devam ettiriyorlar!

Tüm Müslümanlar olarak bilmeliyiz ki; “Biz, birbirimizi yemezsek bizi kimse yiyemez! Ve yutamaz!” 

Çanakkale direnişi ve dirilişi bunun en yakın şahididir!

“Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez!”

Allah (c.c), sadece kendisine kul olanların ve sadece O’na güvenenlerin daim yar ve yardımcısı olsun!

Filistin topraklarını ve Mescid-i Aksa’nın mübarek mekânlarını işgal eden Siyonistlerin sonunu ellerimizle Firavun’un sonu eylesin! 

Amin!

Salı Akşam saat 20.30’da, Akit TV ve Kanal 68 TV’den canlı olarak yayınlanan MİLLİ DİRİLİŞ programında buluşmak ve daha kapsamlı konuşmak duasıyla Allah’a emanet olunuz.

Hak, Adalet, İlim, İman ve Terbiyeyle oluşacak ahlak ve İrfan toplumuyla Fethin sembolü Ayasofya’mızın açılması, Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle Cuma Bayramımız kutlu olsun.

Selam, sevgi ve duayla...