Bizden önce doğdukları için Ecdâd (Dedeler) dediğimiz ve Allah’ın (cc) yardımıyla Çanakkale’yi geçilmez yapan Aziz Şehid ve Gazilerimizin yaş ortalamaları 15 ile 21 olan gençlerimizdi! Makamları Cennet, Ruhları Şad olsun! Allah, Bizi dinsiz ve vatansız bırakmasın! Çünkü İmamı Rabbani (r.a) Hazretlerinin buyurduğu gibi  “Devleti olmayanın Dini olmaz!” Vatan ve Devlet cesedimiz, Dinimiz İslam ise ruhumuzdur! Ruhsuz ceset, cesetsiz ruh nasıl fonksiyonlarını yitirirse Devletsiz Din ve Dinsiz Devlet’te Irak’ta Suriye’de olduğu gibi yok olmaya mahkûmdur! İşte Ecdadımız, torunları bizler devletsiz kalıp Dinsiz olmayalım ve Dinimiz İslam’ı doya doya yaşayalım ve namuslarımız çiğnenmesin diye canlarıyla kanlarıyla Çanakkale’yi geçilmez yaptılar! Ecdadımız, torunları bizler; dünya’da ve ahiret’te cennet vatanlarımızdan mahrum olmayalım, Dünyamız da Ahiretimiz de Cehennem Vatanı olmasın diye canlarıyla kanlarıyla Çanakkale’yi geçilmez yaptılar! Ecdadımız, Ümmetin Birliği ve dirliği bozulmasın İnsanlık Başsız kalmasın, Kurtlar sofrasında torunları yem olmasın ve Irzları çiğnenmesin diye Hilafeti (Dünya Liderliğini) korumak için canlarıyla kanlarıyla Çanakkale’yi geçilmez yaptılar! Ecdadımız, torunları bizler, İngiliz ve Yunan Devrimleriyle Hafızamız silinerek Tarihimizden koparılmasın, Ezanlarımız Susturulmasın, Ana Yasamız Kur’an’ın okunulması, anlaşılması ve yaşanılması yasak edilmesin, Harflerimiz, tatillerimiz, örf ve adetlerimiz değiştirilmesin, İslam Medeniyetine direnen Âlimlerimiz darağaçlarında can vermesin diye canlarıyla kanlarıyla Çanakkale’yi geçilmez yaptılar!

Ama zafer öncesi ve sonrası İhanete çanak tutan çakma kahramanlar eliyle Kale ve Kaleler bir bir geçilerek İlmi, Fikri, İktisadi ve Siyasi yollarla işgal edildi! Tüm Savaşlarımızda galib geldiğimiz halde Koca Çınar Ağacımız Cihan Devleti Osmanlı yıktırtılarak, Hilafet kaldırılarak ve İslam Medeniyeti Köprüsü çökertilerek başsız ve sahipsiz bırakıldık! Tarihleri Şanlı ve Şerefle dolu Osmanlı Ailesi de sanki Savaş Esiri gibi Emperyalist Ülkelere Köleler olarak zorla gönderildi! Ve netice de Dünya Meydanını; aç kurtlara, çakallara ve tilkilere terk edeli anamız da ağlıyor babamızda! Canımız da ağlıyor Neslimiz de! Fikri ve Kültürel İşgalle Ecdadından utanır hale getirtilen torunları her yıl 18 Mart’ta Çanakkale Belediyesi eliyle Şehidlerini değil Ecdadımızın Katili Avustralyalı Anzakları anıyor! Ve torunları “Zulüm 1453’te başladı!” yazılarıyla Dedesi Fatih’e saldırıyor! 

İslam Nizamı’na İrtica, İslam’ı yaşayana Mürteci gözüyle bakıyor! Siyonizm’in korkulu Rüyası Osmanlının en dirayetli Sultanlarından Abdülhamid Han Cennet Mekân Hazretleri Halifemize Kızıl Sultan çamurunu atabiliyor!

Ve Çanakkale Şehitlerimizin torunları şimdi Gayri Millî Piyango İdaresi eliyle Piyango Kumarı Kağıtlarına utanmadan alay edercesine dedelerimizin resmini basarken bu sene de 18 Mart Özel Çekilişi diyerek Çanakkale Şehidlerimize en büyük saygısızlığı yapabiliyor!!! Ancak; bütün bu ve benzeri harici saldırılara ve dâhili ihanetlere rağmen asla pes etmedik ve etmeyeceğiz! Yeniden Çanakkale geçilmez ruhuna dönebilmek için durmak, yorulmak yok! “Ya İstiklal Ya Ölüm” İnancıyla Milli ve Manevi değerlere bağlı, Ecdadıyla ve Medeniyetiyle barışık nesilleri yetiştirmek için Milli Mücadelemize devam İnşAllah!

“Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!

Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.

Ne büyüksünüz ki kanınız kurtarıyor Tevhîd’i...

Ancak Bedri’n Arslanları, sizlerden şanlı idi…” mısralarıyla son satırını ‘’düzelterek’’ sunduğumuz Çanakkale Destanımızın 106. Yılında Kahraman Şehidlerimizi ve Gazilerimizi rahmetle, minnetle ve saygıyla anıyoruz!

Allah (c.c), Şehidler Hürmetine hepimizi Dinsiz, Vatansız ve Devletsiz bırakmasın! Milletimizi Devletimizi yeniden Çanakkale Ruhuna döndürsün!

İnşallah 18 Mart Perşembe Akşamı Saat 21.00’da Sosyal Medyamızda ve Kanal 68 Tv’deki ÇANAKKALE DESTANI başlıklı programda buluşmak üzere Allah (c.c)’a emanet olunuz!

Nefsimizde, Ailemizde ve Ülkemizde “İslam Sözleşmesi ”nin uygulanması, Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğü, Çanakkale Zaferimiz ve tatil olması dileğiyle...

Selam, sevgi ve duayla...