Bayramlaşan kardeşlerimize selam olsun!
Anayasamız Kur’an-ı Kerim’e kavuştuğumuz Ramazan-ı Şerif ayı, tatlı esen bir rüzgâr gibi gelip geçti! Gelince sevindik, ayrılınca hüzünleneceğiz! Özlemle bekleyeceğiz ve ömrümüz yettiğince daim yollarını gözleyeceğiz inşallah! Allah’ımıza sevgi, saygı ve sadakatinden Oruç tutanlara ne mutlu! Bayramı ve bayramlaşmayı hakettiler! Sağlığı yerinde olduğu halde Oruç İbadetinden, imkânları olduğu halde Zekât, Sadaka ve İnfak İbadetinden mahrum kalan Şeytan mel’ununa tutsak nefislerinin esiri zavallı nasipsizlere ise ne yazık? Ramazan’ın tecellilerinden, günahlarından arınma ve mazlumları sevindirme Bayramından da mahrum kaldılar! Ramazan-ı Şerif ayına veda ederken Allah’ımızın nimetlerine teşekkür olan Namaz, Zekât, Sadaka, Cihad vs. ibadetlerimize veda etmemeliyiz! Allah’ımızın sayısız nimetlerinden aklımızın şükrü olan Namaz ile secdeyi, Malımızın şükrü olan Hac, Zekât ve İnfakı, Sağlığımızın şükrü olan Orucu, Din ve Vatan sahibi olmanın şükrü olan Cihad’ı yaşayarak yaratılışımızın gayesi Kulluk ayarlarına yeniden dönmenin mücadelesine sabırla devam etmeliyiz!
Sadece Allah’ımıza Kul, Resulullah (s.a) Efendimize Ümmet olma sözünün erleri olan Oruç, Namaz ve İnfak, Sadaka ve Cihad ehli Müslümanlar olarak Bayramı ve Bayramlaşmayı Sadakatımızla hak ettik elhamdülillah! Şimdi sıra Fıtratımıza (yaratılış gayemize) uygun bayramlaşmamızda! Bu sebeple bu Bayramın asıl adı Ramazan değil IYD’ul FITR (Fıtrata Dönüş) Bayramıdır! Samimi ve sabırlı İbadetlerimizle (kulluk ödev ve görevlerimizle) cesedimizin, gönlümüzün ve ruhumuzun kin, nefret, hased, düşmanlık ve cimrilik vb. günah kirleri temizleyerek, Fıtratımızdaki Muhabbet, Merhamet, Uhuvvet, Emanet, Ehliyet ve Sadakat ayarlarına dönmenin Bayramını birlikte kutlayacağız İnşallah! Bu ruhla ve bu imanla barışarak Bayramlaşan Kardeşlerimize selam olsun!
“Her İnsan İslam Fıtratı üzere doğar!...” Hadis-i Şerif’i gereği bu imtihan dünyasına beyni, kalbi ve midesi boş, tertemiz ve günahsız olarak gelen insanı zamanla ailesi, çevresi ve toplumu şekillendiriyor! Anne babası; o masum evlatlarının midelerini ya helalle ya da haramla dolduruyor! Ruhu ve Kalbi ya İmanla ya İnkârla dolduruyor! Ya Sevgiyle ya nefretle, ya saygıyla ya hiddetle, ya Merhametle ya kasvet ve zulümle, ya cömertlikle ya cimrilikle, ya kardeşlikle ya düşmanlıkla, ya barışla ya savaşla ruh ve kalblerimiz doluyor! Aklımız ve beynimiz ise ya sapkın fikir ve ideolojiler, malayani-boş faydasız ilimler ya da hem dünyamıza ve hem de ahiretimize fayda sağlayacak ve etrafa ışık saçacak bilgi ve ilimlerle doluyor. Ve son nefesimize kadar kulluk imtihanımızın gereği zihnimiz, gönlümüz, kalbimiz, dimağımız, midemiz ya helal ve haramlarla ya iyiliklerle ya da kötülüklerle dolmaya da devam edecek!
Ruhlarımızın, Kalplerimizin, aklımız ve dimağlarımızın rahmani bilgi-ilimle, iyilik, güzellik ve mutlulukla dolmasının, midelerimizin de helalle doymasının yolu sadece İslam üzere Müslüman olmaktır! Bu Ruhla ve bu İmanla birlikte yardımlaşarak Bayramlaşan Kardeşlerimize selam olsun!
İlahi rahmet, nusret ve İzzetten kovulmuş Mel’un Şeytanların Laisizm, (deisizim), Kapitalizm Kamalizm, Komünizm Ve Sosyalizm gibi şirk, küfür ve isyan çukurlarında ve kuyularındaki zavallı tutsak insanların kurtarılması için her türlü zahiri ve batını (açık ve gizli) inkar putlarından ve putlaştırılan suni (sahte) kurtacılardan ve necis rejimlerden nefislerimizin, nesillerimizin ve ülkelerimiz kurtarılması sağlam ruh, kalb, akıl ve mideye sahip olmanın ilk yoludur! Ve imanımızın ve Müslümanlığımızın gereğidir! Bu Ruhla ve bu İmanla zulme ve zalimlere karşı mücadele ederek Bayramlaşan Kardeşlerimize selam olsun!
Yeryüzündeki tüm İslam Düşmanı, güç sarhoşu Siyonist ve emperyalist hastaların “Böl, parçala, yut!” tuzağına ırkçılık, mezhepçilik ve meşrebçilik ve tarikatçılık ağıyla düşenleri Ümmet ve Uhuvvet (kardeşlik) birliğiyle kurtarmak da imanımızın ve insanlığımızın gereğidir! Allah’ımızın Kur’an-ı Kerim’deki İlahi emri gereği; Müslüman Türkler, Müslüman Kürtler, Müslüman Arablar, Müslüman Çerkez, Pomak, Arnavut, Laz ve diğer ırklardaki tüm Müslümanlar Kardeştir, bölüp parçalayıp yutmak isteyenler kalleştir! Biz hısımız, hasım asla olmayacağız!
“Müslümanın Müslümandan başka dostu yoktur!”
“Bir Müslüman Dünya’ya bedeldir!”
“Ne Mutlu Müslümanım diyene ve Müslümanlığı yaşayabilene!” ruhuyla ve imanıyla Bayramlaşan Kardeşlerimize selam olsun!
“ Komşusu açken tok yatan bizden değildir” inancıyla Irk, Renk, Din, Mezheb ve Tarikat ayırmadan tüm mazlumları ve mağdurları sahiplenmek için yardımlaşma aşk ve heyecanını sadece Ramazan-ı Şerif’e asla mahkûm etmemeliyiz! İnfakı, yardımlaşmayı, kucaklaşmayı her gün, her hafta, her ay ve her seneye yayan fedakâr yardım ordusunun gönüllülerinin tamamı, bu Mübarek ayın Af finalistleridir! Bu Ruhla ve bu İmanla zulme ve zalimlere karşı sofrasını, kâsesini ve kasasını mağdur ve mazlumlarla paylaşarak Bayramlaşan Kardeşlerimize selam olsun!
“Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; Mü’min kardeşlerimize karşı kalbimizde en ufak bir kırgınlık, kin, nefret ve hased duygusuna yer verme! Duamızı kabul eyle ey Rabb’imiz, şüphesiz Sen çok şefkatli, çok merhametlisin!” (Hicr s.10) Amiin
Nefsimizde, ailemizde ve ülkemizde “İslam Sözleşmesi”nin uygulanması, Mescid-i Aksa’mızın, Osmanlıcamızın özgürlüğü, tatil olması dileğiyle Cuma ve (Ramazan) IYD’ul FITR Bayramımız mübarek olsun.
Selam, sevgi ve duayla...