İnsan bazı şeyleri düşününce ah
çekmekten kendini alamıyor.Diğer taraftan da, yoksa bizler o doğrulara layık değil miyiz diye de içimizden geçiriyoruz.
Ama şu bir kanun ve kuraldır ki, insanlar layık olduğu şekilde yönetilirler. Demek ki biz o kıvama daha gelemedik.
Neyse
Fazla uzatmadan sadede gelelim.Federal yapılı Belçikada önceki günlerde yapılan bölgesel parlamento seçimlerinde milletvekilliği kazanan Türk asıllı altı adaydan biri de başörtülü Mahinur Özdemir idi.Valon Hıristiyan Demokrat Parti(CDH) listesinden 21. sıradan aday olan Özdemir, aldığı tercihli oylar sayesinde bu partinin 11. sırasından millet vekili koltuğunu elde etti.
Brüksel Üniversitesinde kamu yönetimi öğrenimi gören Özdemir(27) Türklerin yoğun bulunduğu Schaerbeek bölgesinde belediye meclisi üyesi olarak görev yapıyordu.
Diyeceksiniz ki, artık milletvekili oldu başörtüsünü çıkarması lazım.Fakat maalesef bu düşüncenizde yanılıyorsunuz.
Acaba orada başörtüsü hiç tartışılmıyor mu? Tabii ki tartışılıyor, fark şu ki, tartışmaların olmazsa olmazı, demokrasidir. Netice itibariyle de konu, sağlıklı bir kararla sağlıklı bir zemine oturtuluyor.
Mukayese yapmak için bunu söylemiyorum. Sadece bir tahlil ve tesbittir.
Bu yazıyı okurken içinizde ne fırtınaların koptuğunu gayet iyi tahmin edebiliyorum. Hatta fazla değil hayalen 10-15 sene öncesine bir yolculuk yaparsanız, vay bee
demekten kendinizi alamayacaksınız.
Belçika parlamentosunun sayın milletvekili Mahinur Özdemir, bundan bir süre önce bir gazeteye şöyle bir beyanat vermişti: Türkiyede partiler başörtüsünü daha çok siyasileştiriyorlar.Burada Türk gazeteciler türban diyorlar, ben her zaman başörtüsü dedim.Ben siyasi bir simge taşımıyorum.Partim, başörtüsü ile ilgili bir mesaj vermek için beni aday göstermedi.Siyaset bütün toplumu düşünmektir.Sadece bir kesimi temsil etmek değildir.Başörtüsünü olumlu veya olumsuz bir şekilde siyasete alet etmek bize sadece zarar veriyor.Ben o yüzden seçim kampanyasını başörtüsü üzerinden yapmadım. Ben yeni şeyler getireceğim. Fikirlerim şunlardır.O yüzden bana oy verin dedim.
Artık bu sözler üzerine fazla yoruma gerek yok sanırım.Herkes ama herkes bu beyanattan hissesini alsın diyorum.Her şey çok açık değil mi?
Sakın yanlış anlaşılmasın, sayın milletvekilinin yukarıdaki beyanatını iyi okursanız, kesinlikle, sadece bir kesime hitap etmediğini görürsünüz. Çünkü bu mesele, benim düşüncem senin düşüncen meselesi değildir. Demokrasi olayıdır.
Herkes aynı şeyleri düşünmez, bu gayet doğaldır. Önemli olan kurallara uymaktır.
Saygılar sunuyorum.