Emniyet Müdürümüze Saygıyla...
Öncelikle yeni görevinizi tebrik eder, başarılar dilerim…
Kırk yıllık şöför bile araba değiştirince, doğal olarak geçici bir acemilik yaşar! Çünkü her arabanın kendine has detay özellikleri vardır.
Bizlerde memuriyet geçirdik, sizleri gayet iyi anlıyoruz…
Özür dileyerek şu şekilde başlamak istiyorum. Bazı polis arkadaşlar arasında, bana göre Rize ve Rizeliler hakkında olumsuz bir “şartlanmışlık” var! Şahsen ben böyle algılıyorum.
Yanlış anlaşılmasın, Rizelinin yanlışlarını savunacak değilim! Yanlış her zaman ve her yerde yanlıştır ve karşılığını bulmalıdır.
Dile getirmek istediğim şey, bazı kişilerin yanlışını, hatasını veya haddini bilmezliğini “genel”e yaymaktır…
Mesela, park yasağı olan yere park yapan araçların kaldırılması için görevlilerle görüştüğümüzde bize, bazı insanların “şahsi” hata ve yanlışlarını söylüyorlar ve işin içinden sıyrılmaya çalışılıyor… O kişi yanlış yapmışsa düzgün insanın ne kabahati var!
Her yerde, her ilde yaramaz insanlar olduğu gibi, kanun ve nizama uyan insanlarda vardır. Düşünceme göre, bu durum Devlet görevlisini etkilememelidir. Suçluyu yakalayıp gerekli mercilere bildirirken, suçsuzu ayırmalıdır…
Sivil halk her zaman suç işlemeye müsaittir. Fakat devlet gücünü kullanan kişi, her zaman adaletli davranmak durumundadır…
Rize’deki bazı memurların şehrimize bakışını sağlıklı değerlendirmeniz için, Olay53 sitesinde sizin biyografinizin anlatıldığı haberin altındaki üç yorumu okursanız çok memnun olacağım…(belirtilen haberin linki: http://www.olay53.com/haber/rize-emniyet-muduru-adem-cakici-kimdir-127910.htm)
Hizmet yaptığı il’e bu ve buna benzer şekilde şartlanan bir görevli, o şehre hizmet edebilir mi? Doğal olarak morali bozuk olur, her hangi bir işe eli kalkmaz. Aldığı paranın da helal olduğunu düşünmüyorum!
Buna çok daha örnekler verebilirim Sayın Müdürüm! Yalnız hemen şunu söylemek istiyorum ki, bu şekilde düşünen “bazı memurlar” dır. İşinin ve mesleğinin hakkını veren memur arkadaşları tenzih eder, onlara ayrıca şehrimiz adına teşekkür ederiz…
Bizim künyemiz bellidir. Davet vukuu bulduğunda her zaman görüşmeye hazır olduğumu bildiririm.
Lütfen bu serzenişimden dolayı polis memuru arkadaşlar alınmasın! Şahsen iyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı ayırarak bu yazıyı kaleme aldığımı düşünüyorum. Yanlış veya incitici bir şey söylemişsem tekrar özür dilerim.
Sonuç olarak, hepimiz için kutsal kitap olan ve kendisine can-ü gönülden inandığımız Kur’an-ı Kerim’den bir Ayet-i Kerime ile bitirmek istiyorum: “Hiçbir kimse bir başkasının günahını çekmez.”
Bugünkü kanunlarda da suçlar “Şahsi” değil mi? Her hangi bir suçlunun cezasını, değil aynı şehirde yaşayanlar, akrabası bile olsa, hatta kardeşi, annesi, babası bile olsa çekmez.
Tekrar sizleri meşgul ettiğim ve zamanınızı aldığım için kusura bakmayın… Söylediklerimizi nazar-ı itibare alacağınız düşüncesiyle saygılar sunuyorum…