Fert, Toplum ve Devlet olarak Maddi ve Manevi tedbirleri almak hepimize farzdır. Müslümanlığımızın gereğidir! Virüsler olsa da olmasa da, hastalıklar, kazalar, depremler, seller, afatlar, bela ve musibetler olsa da olmasa da kaçınılmaz olan mutlak hakikat şudur ki; “Her canlı, herkes bir gün mutlaka ölümü tadacaktır; sonra da hepiniz hesap vermek üzere Benim huzuruma çıkarılacaksınız!”(Ankebut S.57) İlahi Anayasamız gereği hiçbir beşeri güç ölümü yasaklayamaz! Ölümü önleyemez! Onun için;   

“Gerçekten senin için Ahiret dünyadan daha hayırlıdır.( Duha S.4)” “ Fakat sizler geçici çok kısa olan dünya hayatını tercih ediyorsunuz. Oysa Ahiret yurdu daha hayırlı ve sonsuzdur!”  ( Ala S.16-17)  “Kendi yaratılışını unutuyor da, aklı sıra Bize misal getirmeye kalkıyor: Her şeye kadir olan yaratıcıyı, yaratılanlarla bir tutarak, “Şu çürüyüp dağılmış kemikleri kim diriltecekmiş?” diyor. Ey Resulüm Onlara deki; “Onları, ilk defa yaratıp-inşa eden (Allah tekrar) diriltecektir. O, her yaratmayı bilendir.” (Yasin S.78-79) İlahi Mesajların unutturulduğu tam bir gaflet ve cehalet asrındayız! 

Ferdin, ailenin ve devletin en mühim görevlerinden biri de; ahiretin ekin tarlası olan Dünya Hayatında, hepimize bir nefes yakın ölümümüzle başlayacak Ahiret Hayatımıza hazırlıkta insanların Maddi ve Manevi mutluluğunu ve huzurunu sağlamak ve bunun için çalışmaktır.  

Tüm Hak ve Özgürlüklerin sınırlarını belirleyen Yüce İslam İlkelerinin yaşanması ve yaşatılması fert ve toplumların Ölümle başlayan Kabir ve Ahiret Hayatına hazırlanmalarıyla mümkündür!   

Ölüm ve ötesi sonsuz hayatın unutulması ve unutturulması Emevi, Abbasi ve Selçuklu ve Osmanlı gibi nice Devletlerin ve İktidarların acı sonlarını hazırlamıştır! 

Zira ayak yollarını imar ederken, Kalp Yollarını ihmal edenler yıkılmaya ve yok olmaya mahkûmdurlar!  

Milli Şairimizin “Yamadık dünyamızı yırtarak dinimizden! Dinde gitti dünyada gitti elimizden “ dediği acı neticelerini, yalanlarla, dolanlarla, soygunlarla, vurgunlarla, esrar ve eroinman nesillerle, boşanmalar neticesinde Aile depremleriyle yaşamıyor muyuz?  

Hiç bir Devlet ve hiçbir İktidar, Ahiret Hayatında Cennet ve Cehennem öncesi Yargılanacağımız Büyük Mahkemedeki Büyük Buluşma gününe hazırlanmayan toplumu cezalarla, cezaevleriyle ve devasa adli saraylarla asla ıslah edemez! Suçların dünyevileşme bataklığını kurutmadan suçluları azaltamaz!   

Materyalist eğitimden, sosyal Medyasına kadar; yazılar, diziler, medya, sinema, dijital platformlar ve Reklamlar; fert ve toplumları sadece geçici kalacağı dünya ’ya tapmanın ve taptırtmanın, haramları sevmenin ve sevdirmenin yarışı içindeler!  

Hepimize bir nefes yakın olan ölümüzle başlayacak torpilsiz Hesab Günü Ahirete hazırlanmış fert ve toplumu oluşturmadan yalanı, dolanı rüşveti, iltiması, Cinayeti, cinneti, israfı, iflası, İntiharı, Dinimize, Vatanımıza, Nefsimize ve neslimize İhanetleri kim önleyebilir kim!?Hangi İktidar! Hangi Yasa? Hangi Kanun! Hangi Silahlı güç?  

Hepimize bir nefes yakın olan ölümümüzle başlayacak torpilsiz Hesab Günü Ahirete hazırlanmış fert ve toplumu oluşturmadan kötülüklerin bataklığı faizi, fuhşu, kumarı, soygunu, alkolü, uyuşturucuyu, cinsi sapıklığı, mal ve Makamkolik hastalığını, moda ve madde bağımlılığını kim önleyebilir kim?! Hangi İktidar! Hangi Yasa? Hangi Kanun! Hangi Silahlı güç?  

Hepimize bir nefes yakın olan ölümüzle başlayacak torpilsiz Hesab Günü, Ahirete hazırlanmış fert ve toplumu oluşturmadan Yetimlerin, Mazlumların, tüm ezilenlerin, Sömürülenlerin haklarını,  Akıl, Can, Namus, Mal, Emek, Din ve Dil emniyetini, Can Ana ve Babamıza, birbirimize ve yaratandan ötürü yaratılanlara sevgiyi, saygıyı ve merhameti kim sağlayabilir kim!? Hangi İktidar! Hangi Yasa? Hangi Kanun! Hangi Silahlı güç?  

Bu saklanamaz ve değiştirilemez ölüm, Ahiret, Cennet ve Cehennem gerçeğini anlatan Ana Yasamız Kur’an-ı Kerim’in İlk gönderilen onlarca Surelerdeki İlahi Mesajlarını okullarımızda ne zaman okuyup ne zaman uygulayacağız?!   

Ve netice; 

“…Allah’ın sana verdiği nimetlerde, ahiret yurdunu gözet, dünyadaki payını da unutma! Allah’ın sana yaptığı iyilik gibi, sen de iyilik yap; İyilikleri terk ederek yeryüzünde bozgunculuk çıkartama! Doğrusu Allah bozguncuları sevmez!..”( Kasas S.77) İlahi Emrine uyarak yaşamayı ve sadece Kendisine Kul ve Habibi Hz. Muhammed (s.a) Efendimize Ümmet olmamız şuuru ve bilinci içinde Hayatımızı güzel bir sonla bitirmeyi Allah cümlemize nasib etsin! Âmin  

Salı Akşam saat 20.30’da Akit TV ve Kanal 68 Ortak Canlı yayın “Milli Diriliş!” programında buluşmak dileğiyle Allah’a emanet olun!    

Hak, adalet, ehliyet, merhamet, ilim, iman, irfan, İhsan, İhlas, edeb, terbiye ile eğitilecek Din ve Vatansever nesillerimizin kuracağı  “Tam Bağımsız Süper Güç Türkiye” eliyle “İslam Sözleşmesi ”nin uygulanması, Mescid-i Aksa’mızın özgürlüğü ve tatil olması dileğiyle...    

Selam, sevgi ve duayla...