Oy İstemek Ne Kadar Etik !
Destan yaratmaktan destan yazmağa fırsat bulamayan,tarihi şan ve şerefle dolu şanlı bir milletin torunları olarak cömertlikte ve yardımlaşmada şu dünya’da üzerimizde tek canlı varlığı Hz.Allah henüz yaratmamıştır.
Tarafsız bir gözle şu topluma lütfen bir bakalım:
-Nerede aç bir insan ve topluluk varsa, Anadolu’m doyurmak için seferberlik halinde;
-Nerede çıplak bir kişi ve toplum varsa, Anadolu’m giydirmek için seferberlik halinde;
-Nerede dertli bir kişi ve topluluk varsa, Anadolu’ma, derdini çözmek için onunla;
-Maddi sıkıntın ve paraya ihtiyacın var, komşun her dostun her zaman yanında;
-Arabaya ihtiyacın var ama senin yok. Komşun ve dostunun aracı her an emrinde;
-Daire alacaksın, kefil gerekli; dostun ve yakın komşuların kefil olmak için sırada bekler;
Daha neler neler, her an komşun ve dostunu yanında görmekten mutlu olursun değil mi!…
Ama şimdi dikkat ediniz!...
Hayatımız boyunca her an bizimle beraber olan bu dostlarınıza kaderin cilvesi olarak siyasete soyunup da oy istemeye gittiğinizde size vereceği cevap şu olur sanırım:
-Bak arkadaşım, bak gardaşım, bak dostum; senin tüm sıkıntıların için her zaman çamurda bir taş ve derenin karşısına seni geçirmek için köprü olurum ama OY İSTEMEYE sıra gelince orada lütfen DURRR!...
Belki şoke olursunuz o an ama, unutmayınız ki Anadolu halkı Oy=Namus olarak yıllarca kabul etmiş ve etmeye de devam etmektedir. Hak bildiği yoldan Anadolu halkımı vazgeçirmek de asla mümkün değildir…
Anadolum’da makbul olan, askere veya gurbete giderken bir komşuna:
-Sen merak etme, eşin-çocukların-anan-baban bize emanet, gözün arkada olmasın diyenlere asla güven olmaz ama; kişi bizzat kendi içinden gelerek güvendiği komşusuna:
-Ben gurbete gidiyorum gardaşım, anam, bacım. Gitmek var, dönmek olmayabilir. Ailemi önce Allah, sonra sizlere emanet ediyorum gayri haydi Allah’a ısmarladık diyen yapıdaki kişiler her zaman takdire ve güvenilir kişiler olarak kabul edilmişlerdir…
Hal böyle iken halen daha yıllarca devam eden siyasilerin demiyorum, politikacıların çok yüzlülerin):
İki oyundan birini istiyorum demesi karşısında sakın ola bu zihniyete yüz vermeyin ve açıkça sizlere nâmusunuzu isteyen bu köstebeklere asla taviz vermeyiniz ve onlara da asla güvenmeyiniz… Zira bu zihniyete parmağını kaptırın kolunuz, kolunuzu kaptırırsanız vücudunuz ve canınızın elde gideceğini de asla unutmayınız...
Yılların tahlilini iyi yaparak, bugün ile mukayese yaparak halkımız oyunu özgürce lâyık olana verecektir!..
Ama bunun yanında, siyasete soyunan tanıdıklarınızın sizlerden dostça siyasi arenada maddi-manevi destek istemesi karşısında da elinizi vicdanlarınıza koyarak, Anadolu halkımın gereğini bu güne kadar yaptığı gibi bundan sonra da yöresinin ve ülkesinin al-i menfaatini düşünerek gereğini yapacağına ve 4-5 yıl boyunca nâmusunu teslim edercesine oyunu lâyık olana vereceğine olan inancımı kalpten ifade etmek istiyorum.
Önümüzdeki mahalli ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ülkemize ve milletimize hayırlı olması dileklerimle…
Hürmetlerimle…