Niçin sesin çıkmaz! Veyahut da yerinde ve zamanında niçin sesini yükseltmezsin!

Gereken tepkiyi niçin koymaz Rizeli! Saygı başkadır, hak arama daha başkadır! Hakkını aramak saygıya mani değildir!

Şayet verilmiş olan bir söz var da, bu yerine getirilmiyorsa, sesimi o işin önemine göre yükseltmeliyim! Baktım söz ile olmuyor, fiil ile tepkimi göstermeliyim!

Fiil ile nasıl tepki gösterebilirim? Kanunlar çerçevesinde kırıp dökmeden yürüyüşse yürüyüş, pankartsa pankartla protestomu göstermeliyim!

Hani Peygamber Efendimizin meşhur Hadis-i Şerifi  ki “Bir kötülük(haksızlık) gördüğünde onu elinle, elinle gücün yetmiyorsa dilinle, ona da gücün yetmiyorsa kalbinle buğz et(kaşlarını çat)” buyuruyor.

Şimdi bu girişle beraber Rize’mize gelelim! Bize verilmiş olan sözler var dimi! Mesela nedir? Lojistik üs, Ovit Kış Sporları Merkezi, Teleferik Projesi, Terminalin taşınması veya yenilenmesi, Sahil yolunun sağlıklı bir şekilde denize atılması, Hastane ihtiyacı, Kentsel Dönüşüm, Trafik sorunu halletmek gibi konular! İstimlaklardaki mağduriyetler konusunda evine devlet el koyuyor ve yarı fiyatını bile vermiyor, yine sesini yükseltmiyor ve gereken tepkiyi vermiyorsun. Bunlar ilk aklıma gelenler!

Bunları kim yapacak? Türkiye yöneten iktidar değil mi? Peki yaptı mı? Ben fazla geriye gitmiyorum, 15 yıldır tek başına iktidardır da demiyorum, hatta burası (RİZE) 15 yıldır ülkenin kaderine hükmeden Sayın Cumhurbaşkanımızın ilidir de demiyorum!

Rize’mizi normal bir il olarak düşünelim! Yani Manisa, Muğla, Adıyaman, Konya gibi… bu sözler verildi mi Rize’mize, verildiğini cümle alem biliyor! Dikkatinizi çekerim bu sözlerin bazıları 15 yıl, bazıları 10 yıl, bazıları 8 yıl önce verildi Rize’mize!

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım! Dost acı söyler! Bu konuda iktidarı eleştirmek, işin en kolayı, eleştirmekte gerekir!

Onu da geçelim, çünkü adamlar siyaset yapıyor, duruma göre hareket ediyor filan!

Benim sözüm Rizelime!

NİÇİN SESİN ÇIKMAZ? NİÇİN TEPKİ GÖSTERMEZSİN? CUMHURBAŞKANIMIZ RİZE’MİZE GELDİĞİ ZAMAN NİÇİN PANKART AÇMAZSIN? Sayın Cumhurbaşkanı son Rize seyahatinde bize: “Seçimde niçin birinci değil de ikinci oldunuz?” diye adeta fırçaladı bizleri! Biz de halk olarak mevcud eksiklikleri kendisine hatırlatmamız gerekmez miydi? Bence gerekirdi! Bir yanlışlık gördüğümüzde hani, ya elimizle, ya dilimizle ya da kalbimizle buğz edecektik! Etmedik!

Bediüzzaman Hazretlerinin manidar bir sözü vardır: “Beşer zulmeder, kader adalet eder” diye…

Rizeli olarak bugüne kadar ki icraatımızla mevcut duruma kadere fetva verdirdik ki, bu haldeyiz! Bu işin bir yönü! Diğer yönü ise beşerin zulmü!

Onun için olaylara tek yönden bakmamalıyız! Yani mevcud olumsuz duruma bizim halk olarak ve aynı zamanda idare olarak da iktidarın katkısı var! Kimin ne kadar ve hangi oranda katkısı var? Bunu tespit etmek önemli olmakla birlikte, daha önemlisi iki tarafında katkısı olduğudur!

Sonuç olarak Allah indinde sorumlu olmamamız için, üzerimize düşen görev ve hakkımız olan makul tepkimizi gösterelim! Neticeyi Allah’a bırakalım!

Fakat şuna bilelim ki, gereken tepkiyi gösterdiğimiz oranda Rize’mize hizmetler adeta yağacaktır! Buna da inanalım!

Saygı ve hürmetlerimle!