Yaratıcımız, yaşatıcımız ve yöneticimiz Allah’ımıza (c.c) hamd, Başöğretmenimiz, Önderimiz, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize, tüm Peygamberlerimize, izinden gidenlere, Ehli Beytine, Ashabına, canımız Ana ve Babamıza, Mü’min kardeşlerimize ve Allah’ın (cc) ilke ve inkılabı İslam’a tabi olan tüm kardeşlerime salat ve selam olsun.

Yeryüzünde tüm şehirlerin anası ve Başkentlerin Başkenti Mekke-i Mükerreme’deki Kıblemiz Beytullah’ın şubeleri Camilerimizin, ilim ve irfan yuvaları Kur’an Kurslarımızın ve tüm Din Hizmetlerinin yönetiminden sorumlu Diyanet İşleri Başkanlığımızın yeni Başkanı Prof. Ali Erbaş Hocamıza ve ekibine başarılar diliyoruz.

Allah’ın kullarının Dünya ve Ahiret yurdunda mutlu olmalarını sağlayacak kurumlarımızın en önemlisi Diyanet İşleri Başkanlığıdır! Ve onun Merkez ve taşradaki Dinin görevlileri kardeşlerimizdir!

Her gün ve her Namazda okudukları ve okuduğumuz “Ancak Allah’a kulluk ederiz..!” ilahi mesajının öğrettiği karakterde insan yetiştirmek gayemiz ve hedefimiz olmalıdır!

Yıllarca İnsanları insanlara kul ve köle ettiren şirkin temsilcileri günümüz Feto gibi Belamlar ve taraftarlarından Diyanet Teşkilatımız tamamen temizlenmelidir! Yıllardır pasifize edilmiş Din ve Vatansever çilekeş Milli kadrolar yeniden aktif görevlere getirilmelidir!

Sadece Allah’a kul, Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a) Efendimize Ümmet olacak İman, Amel ve Ahlak nesli yetiştirme seferberliğini acilen başlatmalıyız!

Teşkilatın beynindeki Irkçılık, Hemşehricilik, Bidatçılık, Sünnetsizlik ve Moderinistçilik gibi habis urlar acilen atılmalıdır!

Camilerimizin dış Mekânları Anaokulları ve Gençlik Spor ve Eğitim Merkezlerine dönüştürülmelidir!

Taşra Teşkilatları ehliyet, emanet, sadakat ilkeleri doğrultusunda yeniden yapılanmalıdır!

Kurtsal ve Fetosal kadroların elinde ifsad edilen Yurt Dışındaki Din Ataşeliklerine ve Din Müşavirliklerine acilen ehil, emin, sadık Milli şahsiyetler atanmalıdır!

İnançlarını ve amellerini ifsad ettiği zavallı halkımızı Piyasada ki yetkisiz Din ve hurafe tacirlerinin elinden Diyanetin yeniden oluşturacağı İlim ve İrfan, İhsan ve İhlas Ordusu Dinin Görevlileri eliyle kurtarmalıyız!

Bunun için de; yeni alınacak Kadrolarla İmamsız tek bir Camii bırakılmamalıdır! İŞKUR ve Diyanet Sözleşmeli, Vekil ve Fahri görevlilerimiz çok ciddi bir elemeden geçirilerek bu kadrolara atanmalıdır!

Baş döndürücü iletişim sebebiyle Camii Minber ve Kürsülerinin etkisinin azalmağa devam ettiği gerçeğinden hareketle Görevlilerimiz eliyle sadece gelenlere değil gelmeyenlerin ayağına gidecek bir tebliğ ve eğitim seferberliği başlatılmalıdır! 

Diyanet; Görevlilerini Hac ve Umre adayı bulanı Umreye gönderme yanlışlığından vaz geçmelidir! 

Onun yerine esrar eroin alkol vs. bataklığındaki kardeşlerimizin kurtuluşuna vesilen olan görevlilerimiz Umre ve Hac ile ödüllendirmelidir!

Müftülerimiz de Cami Mekânlarında Anaokullarını artırmaları şartıyla ödüllendirilmelidir!  

Günümüzün en etkili kürsüsü Medya’dır! Radyo, Televizyon ve İnternet Kürsülerinin sihri Firavun sihirbazlarının sihrinden de tehlikeli bir Dünyada yaşıyoruz! Toplumları Siyonist ve Emperyalist güçlere boyun eğdiren bu sihirbazların yalan iftira sihirleri Musa’nın asası Milli medya ilacıyla bozmalıyız!

Bunun için de Diyanet Radyo ve Diyanet TV acilen ehil kadrolara teslim edilerek güçlendirilmelidir!

Şahısların putlaştırıldığı ve hurafelerin keramet diye yutturulduğu Din Bezirgânı malum Medya Fitnesinden halkımız kurtarılmalıdır!

“Allah katında Din sadece İslam’dır” İlahi Mesajının gereği çekinilmeden yerine getirilmelidir! Diyanet ve Görevlileri Namaz ’da, Oruçta, Zekât ve Hac da kıblenin Kâbe olduğunu anlatmakla yetinmemeli; ticarette Ailede, Ticarette, Yönetimde, Hayatta ve tüm Kulluk görevlerinde de Kıblenin sadece Mekke merkezli Kâbe olduğu gerçeği çekinilmeden anlatılmalıdır!

Başta Diyanet-Sen olmak üzere Din ve Vatansever STK ve Vakıflarımızla dayanışma içinde olunmalı ve Gönül doktoru ilmiyle amil Muhlis Mürşid Kanaat önderleriyle sık sık irtibat kurulmalıdır!

Cami görevlilerimiz Cami Derneklerinin baskılarından mutlaka kurtarılmalıdır! Tüm Camiler Diyanet Vakfına bağlanmalı ama önce Diyanet Vakfı süratle ehil kadrolara teslim edilmelidir!

Türkiye’mizin dört tarafıyla işgal edilmek istendiği bu tehlikeli dönemde Cumhurbaşkanımızın ilan ettiği Milli Seferberliğe acilen destek verilmeli! Çanakkale geçilmez destanını yazdıran Âlimlerimizin yaktığı İstiklal meşalesini sohbetlerimizle güçlendirmeliyiz!

Dünden daha çok muhtaç olduğumuz Kardeşlik, Birlik ve Ümmet ruhunu aşılamağa devam etmeliyiz!

15 Temmuz Siyonist haçlı işgal girişimine karşı halkımızın salalarla direnişini sağlayan Camilerimiz ve görevlilerimiz yeniden sohbetlerimizle beklenen büyük tehlikeyi önlemeliyiz İnşallah! 

Görevine yeni başlayan Diyanet Reisimize ve ekibine bu tavsiyeler doğrultusunda bütün gücümüzle destek olacak ve uyarılarımıza çekinmeden devam edeceğiz İnşallah!

Allah (c.c), Hak, Adalet, Ehliyet, Emanet, Sadakat, Uhuvvet, Ümmet ve güzel Ahlak ilkeleri doğrultusunda daim yardımcıları olsun!

Selâm, sevgi ve dua ile.