Ben eşlerin cennetteki durumunu merak ediyorum.

Cennette nikâh devam eder mi ve eşlerin cennetteki hayatı ne şekildedir? Her erkeğe 70 hurinin eş olarak verileceğini duymuştum, doğru mu? (Rumuz: Fatma)

Cennet âhiret yurdudur, sonsuz bir mutluluk âlemidir. Kur'ân'da birbirinden farklı, çeşitli ve değişik cennet nimetleri anlatılır. Bu nimetlerden istifade etmede kadın erkek ayırımından söz edilmez. Bütün nimetler her iki cins için de eşit düzeydedir.

Dünyada yeme içmeden cinsel ihtiyaca varıncaya kadar kadın da erkek de kendi yapısına göre memnun ve mutlu bir biçimde eşit seviyede yararlanıyor, zevkini, lezzetini alıyor.

Cennet hayatı bu yönüyle dünyadakine benzer. Çünkü insan gerçek anlamda bildiği, alıştığı, tanıdığı ve tattığı nimetlerden tam bir lezzet alabilir. Ancak cennetteki nimetlerin gerek şekli, gerekse lezzet üstünlüğü ve mükemmelliği, sürekliliği, insanı usandırmaması, bıkkınlık vermemesi dünyadakilerle kıyas edilemeyecek kadar yüksek olmasıdır.

Kur'ân'da ve hadislerde cennetteki hurilerden söz edilir. Yapılan açıklamaların bir kısmında, cennetlik dünya kadınlarına huri dendiği belirtilirken, ayrıca cennet için özel olarak yaratılmış hurilerin varlığından da bahsedilir.

Cennetin kendine has, hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın işitmediği ve hiçbir beşer aklına gelmeyecek biçimde nimetler, hazlar ve zevkler vardır.

Hurilerin her biri cennetin bütün özellik ve güzelliklerini üzerinde toplayan minyatür birer cennettir. Kadın da erkek de bu güzelliğe hayran kalır, cennet ölçeğinde hazlar, zevkler alır.

Dünyadaki nikâh cennette de devam eder. Buradan ahirete imanla göçmüş, cennete girmiş karı koca evli olarak cennette de yaşarlar. Ebedi olarak orada kalırlar. Hadislerin verdiği bilgiye göre her iki cinste 32 yaşında olacaklar, hiç yaşlanmayacaklar.

Her mü'mine kaç huri verileceği hususunda bazı hadisler var, fakat sayı ve adette değişik rivayetler mevcuttur. Cennet nimetleri hadsiz, sayısız ve sonsuz olacağı ve orada zamanla sınırlı bir hayat olmayacağı, ebedi bir ömür yaşanacağı için sözünü ettiğiniz bu hadisleri cennetteki nimetlerin fazlalığından kinaye olarak anlamak lazım.

Bediüzzaman 28. Söz'de cennet nimetlerinden söz ederken şöyle bir tespite yer verir:

"Elbette nuranî, kayıtsız, geniş ve ebedî olan cennette, cisimleri ruh kuvvetinde ve hiffetinde (hafifliğinde) ve hayal süratinde olan ehl-i cennet, bir vakitte yüz bin yerlerde bulunup yüz bin hûrilerle sohbet ederek yüz bin tarzda zevk almak o ebedî cennete, o nihayetsiz rahmete lâyıktır..."

Resmi nikâh yeterli olur mu?

Ben 3 yıllık evliyim. Eşimle sadece resmi nikâhımız var. İmam nikâhı kıymadık. Bu durumda bizimki gerçek evlilik değil mi? Çok huzursuzum. Yani zina hayatı mı sürüyoruz? İmam nikâhıyla resmi nikâhın hükmü nedir? Mutlaka ikisi de lazım mı? Beni aydınlatın... (Rumuz: Hatice)

Ana hatlarıyla bakacak olursak prensipte nikâhın resmisi, dinisi olmaz. Nikâh nikâhtır. İnanan bir insan, bir Müslüman nikâhın şartlarını yerine getirir, öyle evlenir.

Şartları, kuralları bellidir. Nikâhın olmazsa olmaz şartı, evlenecek çiftin evlilik taleplerini belirlemeleri, evlendiklerin dile getirmeleridir; ikincisi de tarafların bu sözlerini iki şahidin duymasıdır.

Tabii bu arada nikâhın/evliliğin gizli tutulmaması, duyurulması gerekir. Bir başka önemli şart da evlenen kişilerin inançla ilgi problemlerinin olmaması gerekir. Bir de sütkardeşliği gibi evlenmelerine dini bir engelin bulunmaması icap eder.

Bu arada mehirden de söz etmek gerekir ama zaten nikâh esnasında belirlensin veya belirlenmesin evlenen kadın eşinden mehri hak eder. Dilerse peşin alır, isterse daha sonra alır, hatta hiç de almayabilir, bağışlar.

Resmi nikâhta her ne kadar nikâh memuru bu noktalara dikkat etmese de sizin bu konularda bir sorununuz yoksa nikâhta bir şüpheye düşmeyin, evliliğinizde tereddüt yaşamayın, "Zina mı ediyoruz" gibi bir sıkıntıya girmeyin.

Bütün bunlarla birlikte yine de içiniz rahat değilse, eşiniz de razı olunca bir din görevlisinin gözetiminde dini bir nikâh merasimi yapabilirsiniz.