Günahımın cezasını mı çekiyorum?
Ben 28 yaşındayım. O kötü günahı işledim. Bir senedir görücü usulü kız arıyoruz, her seferinde sorun çıkıyor, olmuyor. Bu arada zina değil ama ister istemez günah işliyorum. Acaba bu yüzden mi evlenemiyorum? Ne yapmalıyım? (Rumuz: Osman)
Günah, işlemek için değil işlememek için vardır.
Günahlı ortam içine girmek için değil uzak durmak için vardır.
Şehevi duygular insana yanlış yolda kullanması için değil helal ve meşru dairede kullanmak için verilmiştir.
Hatta şeytan yaratılmış, karşımıza düşman olarak çıkmış. Ona uyalım da günaha girelim diye değil, şeytanı düşman olarak bilelim, onun tuzağına düşmeyelim, şerrinden Allah'a sığınalım diye yaratılmıştır.
Ateş de öyle değil mi? Ateş evimizi, ocağımızı yakalım diye var edilmemiş. Yemeğimizi pişirelim, ısınalım, her türlü ihtiyacımız için kullanalım diye var edilmiştir.
Karşı cinsin yaratılması da öyle. Erkek veya kadın birbirine karşı ateşle pamuk gibidir. Nikâhsız yakınlık kurmamaları gerekir. Bunun için Kur'ân, "Zinaya yaklaşmayın!" der, "Ateşe oynamayın!" der gibi...
Allah'a sığınıp hareket ettiğinde nasıl ki ateş Hz. İbrahim'e zarar vermeyip ona soğuk ve selamet olmuşsa, şehvet ateşinden de Allah'a sığındığımızda o da sıcak bir yuvanın kurulmasına vesile olacaktır.
***
Siz şeytana uyarak bu ateşin içine düşmüşsünüz. Şimdi acısını, sıkıntısı ve üzüntüsünü çekiyorsunuz.
"Ceza işlenen suçun cinsindendir" diye bir söz vardır.
Bu suçtan, bu amelden, bu yangından uzak durmak için olanca gücünüzü sarf edin. Sabır ve namazla Allah'tan yardım isteyin, günahlardan korunmak için şeytandan ve nefisten Allah'a sığının. O zaman Allah sizi şeytanın eline vermeyecektir.
Evleneceğiniz adayda aradığınız şartlar geçici, fani ve çabuk biten şeyler değil de kalıcı ve sürekli özellikler olursa karar vermekte kolaylık yaşarsınız.
Aksi halde güzelin daha güzeli vardır, zenginin daha zengini vardır. Peygamberimizin tavsiye ettiği gibi, "Sen dinini, inançlı olanı tercih et, elin toprağa/berekete bulaşır."
Allah'tan korkan kişi, seni de şefkat ve sevgi kanatlarının altına alır, birlikte bir tatlı yuva kurarsınız.
Kimseye güvenemez oldum
Evliliğimde çok acılar gördüm. Şiddet, hakaret, en kötüsü de ihanet... Sonunda boşandım. Tekrar evlenmeyi düşünüyorum ama kimseye güvenemiyorum. Ne yapayım? (Rumuz: Neşe)
Kimseye güvenmemekte haklısınız. Ne hayallerle, ne ümitlerle, ne beklentilerle gelinlik giydiniz, mutlu bir hayata başladınız. Ama çok geçmeden hayat size zehir oldu, hayallerinizin altı üstüne geldi, ümitleriniz suya düştü.
Ama o kâbuslu günler şimdi yok, geçti ve bitti. Allah sizi o musibetten kurtardı. Şimdi güvendesiniz, size biraz pahalıya mal olsa da bir deneyim kazandınız, iyi bir tecrübe elde ettiniz.
Artık daha temkinli, daha dikkatli ve daha emin adımlarla yola çıkacaksınız. Bir kere trafik kazası geçirdiniz diye sürekli kaza geçirecek haliniz yoktur. Bir kere ayağınız kaydı düştünüz diye, sürekli düşecek değilsiniz.
Bütün insanlar kötü değil, bütün insanlar vicdansız değil. İyi ve vicdanlı insanlar çoğunlukta olmasaydı, dünya biter, hayat devam etmez, her şey tersine dönerdi.
Bugün Türkiye'de 15 milyon aile yaşıyor. Boşanan ve huzursuz aile az, huzurlu ve mutlu aileler daha çoktur. Çünkü ayakta duran binalar dikkat çekmez, fakat bir mahallede bir bina çökse herkes duyar.
Bundan sonra duygusal değil daha çok aklınızla ve birikimlerinizle hareket edin. Evleneceğiniz kişi hakkında daha sağlam bilgi edinin. Sevdiğiniz, güvendiğiniz kişileri de yanınıza alarak evleneceğiniz kişiyle oturup konuşun, paylaşın ve karar verin.
İstişare ettikten, danışıp soruşturduktan sonra karar verdiğinizde artık Allah'a dayanarak ve yardımını dileyerek "son sözü" söyleyin, geleceğiniz daha parlar, önünüz daha aydınlık olacaktır.