Üç gün önce temposu, arzusu ve futbol doğrularıyla oynayıp fiyakalı bir skorla (5-3) kazanan Çaykur Rizespor Ankara'da Gençlerbirliği önünde bambaşka bir günündeydi.

Bir haftada 3 maç. Taraftarlar için pek izlemeye bile alışık olmadığı bir durum.

Futbolcularda bu yoğunluktan dolayı maçlara istenilen ölçülerde konsantre olamıyor.

Haftanın ilk maçı. Bir Cuma akşamı.

Maçlar genelde 19.00'da başlıyordu. Bugün maç 20.30'da başladı.

Mübarek Ramazan ayı dolayısıyla düşünülmüş galiba. Oynayanlarda, seyredenlerde açsın oruçları, rahat rahat oynasınlar gibi.

Neyse maç başladı.

Çaykur Rizespor`da bir önceki maç kadrosundan cezalı ve sakatlık dolayısıyla farklılıklar var. Sanırım yorgunluk ve sonrası maç için dinlendirme var.

İlk yarının sonlarına yaklaşırken pozisyonu az bir orta alan mücadelesi oynanıyordu. İki takımda çok dikkatli. Gol atmaktan ziyade gol yememek üzerine kurulu sanki .Bir dakika uzatma verildi. Rahat pozisyonda geriden çıkarken top ayaklara dolanır gibi oldu. Morozıuk'un pası bir anda Gençlerbirliği oyuncusu M.Johanssonùn önüne düştü. İnanılmaz bir sol plase ile Kaleci Tarık Çetin'in göremeyeceği köşeye gönderdi.1-0

Bülent Uygun ikinci yarıya aynı kadroyla başladı. Demek ki oyundan ve skordan yana bir sorun yoktu. Yada hamleleri daha sonraki dakikalarda yapacaktı.

İkinci yarı, ilk yarıya göre Rizespor daha istekli gözüküyordu

Ancak Bülent Uygun sonrası takımda gözüken uyum bu maçta pek yoktu. Aşırı bir rahatlık. Kolay kaptırılan toplar, yardımlaşmama ve bireysel hatalar.

62.dakika kazanılan serbest vuruşta geriden stoperler ceza alanına doluştu. Melnjak`tan iyi bir serbest vuruş beklenirken, topu yanındaki Djokovice gönderdi. Bu paslaşma sonrası rakip ceza alanı üzerine kaptırılan top, ani bir kontratağa dönüştü. Geride defans eksik ve hazırlıksız yakalandı. G.Sio ceza alanı dışından vurdu, Moroziuk ayağına çarpan top, kaleci Tarık Çetin'ì yanılttı. 2-0

Bu dakikalardan sonra Çaykur Rizesor, kazanmak adına hücüm hamleleri yapmaya başladı. Gençlerbirliği ise oyunu tutmak adına defansif hamleler yapmaya başladı.

74.dakikada oyuna sonradan giren Samudıo`nun gol`ü sadece teselli oldu. Maç 2-1 Gençlerbirliği galibiyetiyle sona erdi.

Gençlerbirliği kısıtlı ve dar kadrosuyla kümede kalma mücadelesi veriyor. Bugün galibiyeti dışındaki her türlü sonuç, kümede kalma umutlarını ciddi ölçüde azaltacaktı. Kazanarak önümüzdeki haftalara bıraktı. Yinede işi çok zor.

Çaykur Rizespor ise sevenlerini bugün ortaya koyduğu futbol ile hayal kırıklığına uğrattı.

Bir önceki maçta 12.dakikada kendi sahamızda 2-0 geriye düşmemize rağmen maçı kazanabileceğimiz düşüncesi vardı. Enerji,istek,yardımlaşma ve kazanma arzusu. Oynayan,oynamayan herkeste bu hava vardı. Maçıda fiyakalı kazanmıştık.

Bugün ise maçın hiçbir dakikasında ben o hissi alamadım.

Elbette futbolcular makine değil. Ancak sezon başından beri istenilen seviyeye gelemeyen,önümüzdeki dönemde kadroda olmaması gerekenler bugün çok net gözüktü.

Maç sonrası Bülent Uygun'un maçla ilgili demeci sahadaki istek ve ve arzuyla örtüşmüyordu. Başkanın bu maçı çok ciddiye aldığı ve ekstra prim ifadesi havada kaldı.

Gençlerbirliği, daha çok istedi ve istediğini aldı.