Kendi silahıyla vuruldu
Trabzonspor daha iyi oynadı ve galibiyeti fazlasıyla hak etti. Fenerbahçe dün ancak bireysel yeteneklerle gol atabilecek bir futbol ortaya koydu. Nitekim Alex’in olağanüstü golüyle bunu yaptılar. Ama Trabzonspor’un sekiz tane net pozisyonu var. Oyunun her bölümünde maça hakimdiler. Geriye düşmelerine rağmen arzulu ve doğru futbollarının karşılığını aldılar.
Aslında Trabzonspor bu finale daha hazır ve konsantre geldi. Teknik Direktör Şenol Güneş rotasyonlarla fizik gücü yüksek bir takım çıkardı Fenerbahçe’nin karşısına... Şampiyonluk yarışındaki Fenerbahçe son haftalarda müthiş efor sarfettiği için ben bu kadar temposuz oynayacaklarını tahmin ediyordum. Açıkçası Daum’un, Ankaragücü maçını düşünerek rotasyon yapmasını, daha diri oyuncuları sahaya sürmesini bekliyordum. Çünkü bir takımın bu kadar yoğun trafiği kaldırması güç. Üstelik Urfa’da gündüz maçı oynuyorsunuz ve sıcaklık üst sınırda.
Fenerbahçe uzun süredir karşısında bu kadar yetenekli bir takım bulamadığı için normal oyun formatını da sahaya süremedi. Pas yapamayan takımlara karşı baskı ile Eskişehir maçı örneği gibi oyunu forse edebilirsiniz ama Trabzonspor’a karşı bu silah tutmaz. Nitekim Trabzonspor rakibini kendi silahıyla vurdu. Hem bastı, hem de yetenekli, diripling yapan oyuncularıyla Fenerbahçe’yi bozdu. Colman hem takımını yönlendirdi, hem de Alex’i etkisiz hale getirdi. Umut savunmanın dengesini bozdu. Emre ile Güiza arasında uçurum vardı. Dün ancak ileride topu tutan bir santrfor iş yapardı. Orta alanda Emre ile Selçuk baskıdan top çıkaramadı.
Fenerbahçe’nin iyi oynadığı bir kupa finali hatırlamıyorum açıkcası. Teknik Direktör Daum 1-0 öne geçmelerine rağmen hamle yapamadı. Deivid tercihi ise takımı daha da kötüye götürdü. Fenerbahçe o dakikadan itibaren bitti. Bütün tehlikeler Deivid’in bölgesinden geldi. Deivid sistemi arızaya uğratan bir oyuncu. Düzgün takımlara karşı sisteme bağlı kalacak oyuncularla oynayacaksınız.
Özetle Trabzonspor bileğinin hakkıyla kupayı aldı. Hele üçüncü gol işin kaymağı oldu.