Korkaklığın bedeli
Perşembe’nin gelişi, Çarşamba’dan bellidir. Rizespor’da haftalardır kötü oynayarak kıl payı aldığı galibiyetlerin ardından Giresunspor ile berabere kalarak hayal kırıklığı yaşattı. Bu geliyorum diyen bir sonuçtu. Herkesin gördüğünü maalesef Giray Bulak görmedi. Ürkekliğinin bedelini ödedi.
Son 2 maçında 8 gol yiyen ve küme de kalması mucizelere kalan Giresunspor karşısında Rizespor evlere şenlikti.
İlk bölümü “İp üstünde iki cambaz” şeklinde özetlenecek bir orta saha mücadelesi şeklinde geçen maçta Rizespor, Cenk Ahmet’in golü ile öne geçti. Erken gelen bu gol rakibin direncini kırması gerekirken Rizespor’un direncini kırdı. Golden sonrada bu maçı daha çok kazanmak isteyenin Giresunspor olduğun gösterdi. Sanki roller değişmiş, Giresunspor şampiyonluğa oynuyor, Rizespor teknik kadrosuyla birlikte bir an önce lig bitse de evimize gidip dinlensek havasındaydı.
Maçın tamamına yakınında konuk takımın futbolcuları topu alan her bir Rizesporlunun üzerine çullandılar. Adeta nefes aldırmadılar. Oysa maç Giresun’da değil Rize’de oynanıyordu. Hele maçın ikinci yarısı tamamen Giresunspor’un kontrolünde ve baskısında geçti. Kontratak bile yapamadı.Beceriksizlik ve vurdumduymazlık üst düzeydeydi. Bununla da geliyorum diyen gol geldi. Tribünleri dolduran taraftarlar bile bunu gördü. Görmeyen ise teknik kadroydu. Rizespor’un en etkili oyuncusu Jallow’un kulübe de işi ne. Eğer sakatsa neden sonradan oyuna girdi. Zaten Jallow’u Giray hoca değil, taraftar oyuna soktu.
Rizespor böylesine önemli bir maça, ne motivasyon, ne teknik, ne taktik olarak hiç ama hiç iyi hazırlanmamış. Şampiyonluğa oynayan, kazandığı taktir de ilk iki takımdan biri olacak olan bir takım böyle mi olur. Olmaz Giray hocam olmaz. Bu resmen bedel ödetmektir. Bu eser tamamen Bulak ve futbolcuların sorumluluğundadır. Savunmasından orta sahasına oradan forvetine kadar mahkum oynayan vasatın üzerine çıkamayan bir Rizespor’a yazık hem de çok yazık.
Maçın hakemi Aytekin Durmaz kötü bir yönetim gösterdi. Çaldığı ve çalmadığı düdüklerle yanlış kararlar verdi. Ama suçu hakem de değil kendinizde arayın. Sahada hiçbir şey yapma başarısını gösteremeyen futbolcularla birlikte avuçlarınızın içindeki şampiyonluğu resmen ikram ettiniz. Maçı izleyen yüzlerce çocuk bile sizin bu halinize hayretler içinde kaldı.
Bu sonuçta ilk iki takımdan biri olmayı mucizelere bıraktı. Eğer bu görüntünüz değişmezse Play-Off’tada hiçbir şey yapamazsınız.