Müslümanların Bir talebi Var!
“Adalet” olmadıktan sonra ister krallık olsun, ister padişahlık, fark etmez.
Allah Resulü’nün(s.a.v) arkadaşları Habeşistan’a bugünkü adıyla Etiyopya’ya hicret etmişlerdi. Muhacirlere Allah’ın Resulü; “Orası adil kralın ülkesidir, orada kimseye haksızlık yapılmaz” demişti. Gerçektende adil kralın ülkesiydi.
İnsan olabilmek ve insan kalabilmek için bir coğrafyayı kutsamak yerine o coğrafyaya insanın onurunu kurtaracak anlayışı hâkim kılmak, bu çok önemli!
İşte “adalet” mefhumu insanlığın tek kurtarıcısıdır.
Evet, insanlığın onuru “adalet” mefhumundan geçiyor!
Adalet olmadığı bir yerde “şeffaflık, saydamlık, katılımcı demokrasi, ileri demokrasi, özgürlük, insan hakları” gibi kavramlar, kavram salatasıdır, aldatmacadır.
Demek ki dünyanın neresi olursa olsun, hangi yönetim gelirse gelsin, adalet zedelendiği zaman hukuksuzluk ortaya çıkar. Hukuksuzluk ta zulümdür. Zulüm sözlükte; bir şeyi konumu dışına koymaktır.
O halde zulmün karşısında adalet; hem “birey, kul, vatandaş” hem de “yönetim, sistem, devlet” bazında ele alınması gereken bir kavram olarak karşımıza çıkar.
“Bu topraklarda Müslüman çoğunluk adalet istiyor” diyoruz. Bunu söyleyince hemen cevabı yapıştırıveriyor.
“Efendim Kuran-Siyer dersleri seçmeli oldu, camiler açık, isteyen ibadetini yapabiliyor, başörtüsü serbest, daha ne olsun diyorlar.
Hayır, hayır efendim ne münasebet. Bahsettiğiniz bu özgürlükler İngiliz himayesinde olsan da senden esirgemezler. Bakma yıllardır bizi başörtüsüyle oyaladıkların!
Biz “Kuran, Siyer, başörtüsü” ve sair açılımlardan öte daha önemli bir özgürlük talebinden bahsediyoruz. Bu topraklarda isteyen herkes “Kuran ve Sünnet referanslı bir eğitim sistemi” talebi var. Bunu halkın dillendirmesine de gerek yok! Bu İslam’ın ontolojik gerçekliğidir.
Bunu ister Laiklik adına yapsınlar ister demokrasi adına, bilemem. Yeter ki Müslümanların bu ihtiyacını karşılasınlar.
Efendim “başörtülü kızlar parkta, mezuniyet törenlerinde, şurada burada değerlere uzak bir tutum sergiliyorlar” diye bir sayın bakan bile şikâyetçi oluyor. Hiç kusura bakılmasın, bu mevcut sistemden doğma bir hadisedir, şikâyet etme lüksümüz yoktur. Birileri başını açarak ne yapıyorsa başı kapalı olanda kredilerini istediği gibi kullanmaktadır. Sonuçta arz talep işi…
İçi boşaltılmış bir kitap, uygulaması olmayan örnek bir hayat, idrakten ve şuurdan yoksun bir ibadet…
Siz ne bekliyordunuz ki?
Bizim “açılımlardan” çok daha önemli talebimiz; Kuran ve Sünnet referanslı bir eğitim sistemidir.
Selam ve dua ile.