NASIL BİR CUMHURİYET?
1922’de saltanat kaldırılınca yerine konacak rejimin ne olacağı aşağı yukarı belliydi. Monarşik idarelerin artık sonu gelmişti. CUMHURİYET ilan edildi. Zaten başka alternatif de yoktu ve olamazdı.
Tabiî ki bir rejimin cumhuriyet olabilmesi için, sadece ismini yaşatmak yetmiyordu. Önemli olan bütün kurumlarıyla uygulamaktı. İlk kuruluş yıllarında ismi cumhuriyetti, fakat anayasa ve kanunlar tek kişinin hakimiyetini öngörüyordu. Nitekim işler hep öyle gelişti. 1937’de ismi Cumhuriyet olan rejime “laik” kuralı eklendi. Yani rejim, “laik cumhuriyet” e döndü. Fakat yinede isminin öyle olması rejimin de öyle olmasını gerektirmiyordu. Bediüzzaman Hazretleri: “Tebeddül-ü esma ile hakikat değişmez.” Diyor. Yani, ismi değiştirmek hakikati değiştirmiyor. 1950’den sonra cumhuriyet ve demokrasinin ışıklarını biraz görmeye başladıysak da, sonraki kesintiler bu ümidimizi de kısmen engelledi.80 – 90 yıl sonra bugün demokrasi ve cumhuriyet dışı şeyler gündemimizi ciddi meşgul ediyorsa, bir yerlerde aksaklık var demektir. Bunu anlamamakta direnenleri ben şahsen anlayamıyorum.
2010 yılına girmeye ramak kala şu günlerde, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın dini özgürlükler raporu bizleri bir kez daha incitip üzdü.
Raporda maalesef deniyor ki, Türkiye’de devletin, dini özgürlüklerin uygulanmasına genelde saygı gösterdiği, ancak “laik devleti” koruma gerekçesiyle, İslami ve diğer dini gruplara sınırlamalar getirmeye ve devlet kuruluşları ve üniversitelerde İslami ifadeye önemli kısıtlamalar devam ettiği belirtildi.1Temmuz 2008-30 Haziran 2009 tarihlerini kapsayan raporunda, dini özgürlüklere ilişkin “ kayda değer ihlallerin” görüldüğü belirtilen ülkeler arasında Türkiye’nin de adı yer aldı. Artık bu tür ihlallerin ve demokrasi dışı tabirlerin sona ermesini dilerken, kişi hak ve hürriyetlerinin kemaliyle uygulanmasını yetkililerden bekliyoruz. Bu rahatlığı yaşamayı, Türkiye’de yaşayan vatandaşlar olarak hak ettiğimizi düşünüyorum. Demokrasi ve cumhuriyet dışı tabir ve ifadelerin lügatlerimizden dahi silinmesi dilek ve temennisiyle saygılar sunuyorum.