Şu günlerde vizyonda olan "Yüreğine Sor" ve "Aşk Bir Hayal" gibi filmlerde "Müslüman kızlarımızın Hıristiyan erkeklerle evlenemeyeceği" hükmü eleştiriliyor. Özellikle gençlerimizin kafasına, "sevginin hiçbir engel tanımayacağı, inancı sevginin önüne geçirmenin çağ dışı olduğu" gibi fikirler empoze ediliyor. Gençler de duygusallıkla, İslâm'ın bu hükmünü, "aşkın önünde sevenleri ayıran çağ dışı bir engel" gibi görebiliyorlar. Bu konuda bizleri aydınlatırsanız, "Bulandırılan zihinleri durultmuş olursunuz" diye düşünüyorum. (Soğulcak Köyü Derneği)

Türkiye'de çekilen TV dizilerinde ve filmlerde bu tür konulara pek dikkat edilmiyor. Dini hassasiyete o kadar önem verilmediği gibi, birliktelikler nikâhlı olmuş, nikâhsız olmuş, evliymiş, bekârmış senaryoda onlar da pek önemsenmiyor.

Konu "aşk" olunca bütün yollar ve ilişkiler mubah görülüyor. İnançlarımıza, ahlakımıza, milli geleneklerimize uygun mu, değil mi, hesaba katılmıyor.

Amaç reyting ise diğer noktalar hiç göz önüne alınmıyor. Yeter ki, izleyici toplasın, meraklar devam etsin, sürüklesin...

Oysa Müslüman bir erkeğin veya bir bayanın kiminle evlenip evlenemeyeceği Kur'ân'da açıkça bildiriliyor.

Mâide Suresi'nin 5. âyetinde Müslüman bir erkeğin "ehl-i kitap" olan Hıristiyan veya Yahudi bir kadınla evlenebileceğine izin veriliyor.

***

Fakat Müslüman bir kızın ehl-i kitap da olsa gayrimüslim bir erkekle evlenmesine izin verilmiyor.

Bu yasaklama hem Bakara Suresi'nin 221. âyetinde "Müşrik erkeklerle, iman etmedikçe onlara mü'min kadınları nikâhlamayın" hükmüyle hem de Mümtehine Suresi 10. âyetinde "Mü'min hanımlar kâfirlere helal değildir. Kâfirler de mü'min hanımlara helal olmazlar" cümlesiyle yer alıyor.

Bu âyetlerin tefsirinde şu açıklama yapılıyor:

Böyle bir evlilikte, mü'min kadının dinden çıkma korkusu vardır. Çünkü koca, kadını kendi dinine çağırır. Kadınlar genelde erkeklere uyar ve onların yaptıklarından etkilenir, onların dinlerini taklit eder.

***

Bütün hak mezhepler bu konuda aynı görüştedir. Hiçbir mezhepte buna izin verilmiyor. Çünkü âyetlerdeki hükümler belli.

Müslüman bir bayan gayrimüslim bir erkekle evlendiğinde dinden çıkmasa da bu nikâhsız bir beraberlik olur.

Din bir bütündür. Bu hükümler ve bilgiler İslam'ın belirlediği ölçülere uyanlar içindir. Böyle bir düşüncesi ve hassasiyeti olmayanlar zaten istedikleri gibi yaşıyorlar.

Eğitim farkı evlilikte ne kadar önemlidir?

Ben üniversitede okuyorum. Beni eniştemin kardeşine istediler. O lise mezunu, dindar birisi. Ailem uygun görmüyor, eniştemden biraz yakınıyorlar, ama görünürde ondan farklı bir insan. Beni tek ilgilendiren yanı dindar olması. Ama ailemi de karşıma almak istemem, nasıl davranmalıyım? (Rumuz: Ebrar)

Aileni karşına almak istemiyorsan, öncelikle onları ikna etmelisin.

Bu konuna ne kadar başarılı olursun, ayrı mesele ama burada ablanın görüşü ve yaklaşımı da önemli. Ablan senin yanında mı yer alıyor, yoksa ailenle aynı görüşte mi?

Senin gibi düşünmüyorsa, mutlaka bir bildiği vardır. Aileyi, enişteni ve kayınbiraderini senden daha iyi biliyordur.

Fakat ablan sana destek veriyorsa, anneni babanı ikna etmende yardımcı olur.

Böyle bir düşüncenin artı tarafı da şu: Evlenmeyi düşündüğünüz aile, tanıdığınız bir ailedir, bildiğiniz insanlardır. En azından nerede, nasıl hareket edeceğini tahmin edebilirsiniz.

O kişide sizi ilgilendiren yönü dindar olmasıdır. Bu güzel ve önemli bir vasıf. Ancak aldığınız eğitim farkı ortada. İleride sorun olur mu, olmaz mı ona siz karar vereceksiniz. Olaya sadece duygusal olarak bakmak yeterli olmaz.

Fakat lise mezunu olur da daha öte özellikleri vardır. Mesela kendisini yetiştirmiştir, işi gücü yerindedir, kültürlü, geniş düşünceli birisidir.

"Acele etmeyin" derim. Okulunuzu bir bitirin. Meseleyi biraz beklemeye alın. Mezun olunca daha sakin karar verirsiniz. Bu arada aileniniz de fikri değişebilir.