Aynı anda Bağ-Kur ve SSK primi ödeyenler SSK’dan emekli olur
Ali Bey, 18 Aralık 1971 doğumluyum ve sigorta giriş tarihim 7 Temmuz 1987'dir. O dönemde iki ay kadar bir çalışmam oldu. 1 Ağustos 1995'ten beri ise 2013 yılındaki birkaç aylık boşluk hariç aralıksız SSK'lı olarak çalıştım. Primlerim de düşük değildi. Hatta son aylık matrahım 4 bin 320 liradır. Halen 7 bin 236 SSK günüm var. Önümüzdeki ay itibariyle kendime bir şirket kurmak üzereyim. Doğal olarak sanırım Bağ-Kur’a geçeceğim. Ama SSK'dan maaş bağlanmasını tercih ediyorum. Bu durumda ne yapmalıyım? (Ali Çanakçı)
Sayın okurum, sigortalılık başlangıcınıza göre SSK sigortalılığından emeklilik tarihiniz 18.12.2021'dir. Gün sayısına ihtiyacınız yok ise de şirket ortağı olup Bağ-Kur sigortalısı olmanız halinde ister istemez Bağ-Kur primi ödeyecek ve bu sürenin üç buçuk yılı (1.260 günü) bulması halinde emekliliğiniz bakımından Bağ-Kur şartlarına tabi olacaksınız.
Farklı alternatifleriniz var. İlki şirketinizi anonim şirket olarak kurmak ve ortak olsanız da yönetim kurulu üyesi olmamaktır. Bu durumda zorunlu Bağ-Kur sigortalısı olmayacağınızdan Bağ-Kur'dan emekliliğe geçme probleminiz olmayacak. İkincisi ise 2021 yılına kadar geçecek altı buçuk yıllık sürecin en az yarısında Bağ-Kur kaydı devam ederken başka bir iş yerinde SSK'lı olarak çalışmanızdır. SSK'lı çalışmanızın olduğu dönemlerde Bağ-Kur'lu sayılmayacağınızdan üç buçuk yıllık Bağ-Kur süresi gerçekleşmeyecek ve bu durumda da emekliliğiniz bakımından Bağ-Kur'a geçmiş sayılmayacaksınız.
AYLIĞINIZ YÜKSELEBİLİR
Hem Bağ-Kur hem SSK'lı olarak çalışırsanız bu dönemde dilerseniz Bağ-Kur primi ödemez, dilerseniz de Bağ-Kur primini aylık toplam sigorta primine esas matrah tavanını aşmamak kaydıyla ödeyerek emekli aylığınızın yüksek olmasına katkıda bulunabilirsiniz. Her iki primi de öderseniz bu dönemde yine SSK'lı olarak sayılırsınız.
Üçüncü alternatifiniz ise şirket kurup zorunlu Bağ-Kur sigortalılığına geçmiş olsanız ve hatta bu durumu 5-6 yıl sürdürseniz bile 2021'de SSK'dan emeklilik dilekçesi verip ret cevabı aldıktan sonra Bağ-Kur süresini dışlayıp sadece SSK süresi ile emeklilik için yargı yoluna başvurabilirsiniz. Zira hizmet birleştirme SGK'ya göre zorunlu olduğu kabul edilse bile hukuken zorunlu değildir ve bunu yargı önünde kanıtlayabilirsiniz.
BAĞ-KUR'DA GERİYE DÖNÜK TESCİL NASIL YAPILIR?
Bağ-Kur girişim 01.05.2007 ve 2010’a kadar 1.347 günüm var. SSK girişim ise 2011-2014 yılları arasında, oradan da 1.435 günüm var. Askerliğimi 1986’da 18 ay olarak yaptım. 1988-1995 yılları arasında minibüsçülük yaptım ve bu sürenin tesciline ilişkin dava açtım. 1995-2015 arasında Şoförler Odası ve Esnaf Sicil kaydım var. İşverenim geriye dönük ödeme yapabileceğimi, bu konu ile ilgili Yargıtay kararı olduğunu söylüyor. Geriye dönük ödeme yapabilir miyim? (A.G.Sayar)
Sayın okurum, hemen belirteyim şu an sizin durumunuzda geriye dönük yargı kararı ile Bağ-Kur tescili yaptırabilen olmadı. 4 Ekim 2008 – 2 Şubat 2004 arasında Bağ-Kur tesciliniz olsaydı oda kaydı, esnaf sicili, vergi mükellefiyeti gibi kayıtlarla 1985’e kadar geriye dönük hizmet tesciliniz mümkün olabilirdi. Bahsettiğiniz karar faaliyet başlangıç tarihi vergi mükellefiyeti, ticaret odası kaydı, esnaf sicil kaydı gibi argümanlarla 04.10.2000 öncesi olsa da Bağ-Kur'a tescil tarihi 04.10.2000 olanlarla ilgilidir. Onlardan sadece bir kesiminin 619 sayılı KHK'nin Anayasa Mahkemesi’nce iptalinden kaynaklanarak hukuk nezdinde böyle bir hakkı bulunuyor. Oysa sizin bugüne kadar tesciliniz yok ise şu ana kadar çıkmış kararlara bakıldığında dava için bir şansınız da yok.
AVUTKATLIK ÜCRETİ ÖDENİR
Tabii umutsuz da olsa sizin gibi dava açan sayısı çok olursa hükümetin bu konuya yaklaşımı yumuşayabilir ve geriye dönük Bağ-Kur tescili konusunda iki maddelik bir yasa ile sizlerin sorununa çözüm getirebilir. Ama dava sonunda SGK'ya 1.500 ila 2 bin lira kadar bir avukatlık ücreti ödemeyi de göze almanız lazım.
Nitekim 5510 sayılı Kanun’un yasalaşma safhalarında bile bu hak var olmasına rağmen, yasalaşma sürecinde kaldırılmıştı. Bahse konu beklenti ondan sonraki her Torba Yasa’nın gözde beklentilerinden biri olmayı sürdürse de hükümet bu konuda olumlu bir adım atma konusunda üzerinde bir baskı hissetmediğinden bu hakkı verme yoluna gitmedi.