Ç.Rizespor 5 yıl aradan sonra çıktığı Süper Lig'e süper bir başlangıç yapmıştı. İlk 6 maçta 4 galibiyet alarak tarihinin en iyi süper lig başlangıcını gerçekleştirmişti. Ama ne olduysa oldu. Türkiye kupasında 2. lig temsilcisi Tarsus İ.Y.'na elendikten sonra başlayan müthiş düşüşe bir türlü dur denemedi. Ne teknik kadro, ne yönetim bu müthiş düşüş karşısında önlem alamadı. Krizi çözemedi. düşüşe dur diyemedi. Kaybedilen her maçtan sonra bunu unuttuk haftaya kazanacağız edebiyatı okundu. Bununla da tam 12 hafta galip gelemeyen bir tablo oluştu. Tabi bunda futbolcuların da sorumluluğu çok fazla.

Hadi hepsini bir kenara bırakıyorum. Elazığspor ile berabere kalmayı bile başaramadılar.

5 yılda 115 futbolcuyla yapılamayanı Mustafa Denizli 15 oyuncuyla yaptı. Şimdi ise Denizli'nin 5 ayda süper lig'e çıkardığı Rizepor'u 5 ayda küme düşme hattına getirdiler. Rizespor'un bu duruma getirenler kendileriyle ne kadar gurur duysa azdır.
Şimdi Rizespor'un önünde 2.yarı var. Yani 17 maç. Bakalım durum nasıl olacak.

Başta Ç.Rizespor A.Ş. yönetimi, teknik kadro ve futbolcular olmak üzere herkes sorumluluğunun bilincinde olsun. Rizespor camiası ve taraftarı artık aynı nakaratları, aynı bahaneleri, ayı mazeretleri dinlemek istemiyor. Hiç kimse bundan böyle hiç bir bahanenin arksına sığınma hakkına sahip değil. Beyler ister çek adam olarak ister çok olarak. Canınız nasıl isterse. Çaykur Rizespor'un süper lig'de kalması için gereken neyse yapın. Yapmaya da mecbursunuz.  Eğer iyiyseniz iyi yönetici olduğunuzu, iyi teknik kadro olduğunuzu gösterin. Haftalardır beklenen transferleri bir an evvel yapın. Sezon başında olduğu gibi geç yapıldı, eksik kaldı, kadronun kapasitesi bu kadar gibi ucuz mazeretler artık dinlenmeyecek.

Kötü gidişte yapılan uyarıları biraz dinleseydiniz bu kötü tablo ortaya çıkmazdı.

Ama siz her şeyin iyisini bildiğiniz için uyarılara hep kulak tıkadınız.

Beyler bu işin şakası yok. Süper lig'e çıkmak çok ama çok zor. Bunu da en iyi siz bilirsiniz 4.5 yılda yaptıklarınızla. Yada yapamadıklarınız la,Ama süper lig'den düşmek çok ama çok kolay. Ne olduğunu anlamadan pat diye düşeriz. Bunun da hesabını kimse veremez.

Şunu da unutmayın. Derin olan kuyu değil. Kısa olan iptir. İpi asla kısa tutmayın.