Mehmet Paksu, sadece cinsel birliktelik için evlenmenin dindeki yerini analiz ediyor.

Mehmet PAKSU yazdı...

Ben 22 yaşında, bekâr bir erkeğim. Maddi durumumuz çok iyi. Geçmişte yapmış olduğum haramlardan (zina ve içki) kesin ve net olarak tövbe ettim. Tövbe edeli 1 yılı geçti. İçki kesinlikle aklıma bile gelmiyor ama zina, içki gibi değil. Daha öğrenciyim ve askere gitmedim. Evlilik 3-4 sene sonra gözüküyor. 2-3 günlük mut'a evliliği veya 1-2 günlük dini nikâh vs... Kısacası, bu işin evlenmeden ve harama girmeden (evini tutmak, mehirlerini vermek) gibi bir yolu, yöntemi var mı? (Rumuz: Yaşar)

İslâm'ın kabul ettiği, Kur'ân'ın tanımladığı, Peygamberimizin belirlediği ve bizzat kendisinin de uyguladığı nikâh/evlilik, hepimizin bildiği ve tanıdığı evlilik şeklidir.

2-3 günlüğüne geçici olarak yapılan nikâh/evlilik, İslam hukukunda yer almayan, fasit, batıl ve dini hükmü bulunmayan bir evlilik biçimi olarak bilinir.

Kur'ân ve sünnet ölçüleriyle belirlenen Ehl-i Sünnet ve Cemaat olarak bilinen İslam mezheplerinin, müçtehitlerin ve din ulemasının ortak olarak öngördüğü ve müsaade ettiği evlilik geçici bir süreliğine olmuyor ve caiz görülmüyor.

Mut'a nikâhı, ücret karşılığında belli bir süre için bir kadınla evlenmektir.

İslam'ın ilk yıllarında, özellikle savaş zamanlarında, uzun süre kadınlardan uzak kalan as­kerler için mut'a nikâhına izin verilmişti. Hayber Savaşı'na kadar mubah olan bu nikâh şekli daha sonra Peygamberimizin şu sözleriyle yasaklanmıştır.

"Ey insanlar, ben size kadınlarla mut'a yapmanız konusunda izin vermiştim. Şüphesiz Allah, onu kıyamet gününe kadar haram kılmıştır. Kimin yanında (mut'a nikâhı ile tuttuğu) kadın varsa, onu serbest bıraksın. Onlara verdiklerinizden hiçbir şey geri almayınız." (Müslim, Nikâh:19.)

Bu açıdan gerek mut'a nikâhı, gerekse muvakkat/geçici nikâh bir çözüm değil, bir çare olarak görülemiyor.

Madem maddi durumunuz "çok iyi", zinaya düşme korkusu yaşayan sizin gibi bir genç için evlenmeye ne öğrencilik engeldir ne de askerlik...

Evli olduğu halde eğitimine devam eden çok sayıda insan vardır. Öyle ki bazıları hem çalışıyor hem okuluna devam ediyor hem de aile geçindiriyor.

Bunun için kendinizi açmazda, çıkmazda görmeyin, ailenizle görüşün, bundan sonraki hayatınızı evli olarak sürdürün.

Eşim ailesine yardım edebilir mi?

Ben bir senelik evliyim. Eşimin maddi konularda dürüst davranmadığını düşünüyorum. "Evlenirken borcum var" diyor, kazancının bir kısmını eve getirmiyor. Evin ihtiyaçlarını erteliyor. Ailesine yardım ettiğini düşünüyorum. Yardım ediyorsa, hak hukuk söz konusu değil mi? Maddi konularda bir erkeğin karısına olan vazifeleri nelerdir? Eşinden bu konuları saklayabilir mi? Ona karşı güvenim çok azaldı. Nasıl bir yol izlemeliyim? (Rumuz: Seyhan)

Bir erkek eşinin ve evin ihtiyaçlarını karşılamak ve kimseye muhtaç etmemekle görevlidir.

Bu arada anne babası muhtaç durumda iseler ve başka yerden bir gelirleri yoksa onlara da bakmakla yükümlüdür.

Dediği gibi gerçekten borçları varsa, onları da ödemeli, üzerinde kul hakkı bırakmamalı.

Eşine gelirini, giderini, kazancını, borçlarını, nereye ne verdiği, eline ne geçtiğini söylemesini beklersiniz, istersiniz ama bu konuyu bir sorun haline getirmemeli.

Sakladığı, gizlediği, size haber vermediği bir durum varsa; söylediğinde, sizinle paylaştığında tartışma çıkar, ağzınızın tadı kaçar diye söylemiyordur.

Bu durumu bir güven problemi haline getirmeyin. Evlilik uzun/geniş soluklu bir beraberliktir. Henüz çok yenisiniz, daha hayatın başında ve baharındasınız.

Sevginizi esirgemeyin, yakınlığınızı azaltmayın, ilginizi kısmayın, cazibenizden geri adım atmayın, iki beden bir ruh haline gelin, sürekli sıcak ve samimi bir ortamda tutun kendinizi...

Bunlardan bir tasarruf/kısıntı yapmazsanız takıldığınız bu konuları kolay aşarsınız. Eşinizin zaman içinde sizden sakladığı bir şey de kalmaz, tasada, sevinçte ortak hareket edersiniz.

Soru ve sorunlarınız için; [email protected] adresine mail gönderebilirsiniz...