Ç.Rize Adana Demir Spor deplasmanında iki kez öne geçmesine rağmen üstünlüğünü koruyamayınca sahadan 1 puanla ayrılmak zorunda kaldı.

Geçtiğimiz yılın Deplasman Kralı Ç.Rize acaba bu yıl yine deplasmanlarda aynı başarıyı gösterebilecek miydi? sorusu vardı zihinlerde...

Gerçi Bikoko'nun yerine gelen Uche Kalu'nun bu futbolcuyu aratmayacak görüşü vardı Rize cephesinde...

Gerek ilk maçta attığı gol, gerekse dün Adana'da attığı golle bunu kanıtlamıştı.
İlk maçtaki Jallow - Uche uyumsuzluğunu da bu maçta zaman zaman görsek de, ilerde "daha iyi anlaşacağız" sinyalini verdiler.

Karşılaşmaya iyi başlayan Ç.Rize, Uche ile golü bulunca daha maçın başında gelen bu golden sonra Adana tribünlerinde "yönetim istifa" sesleri yükselmeye başlayınca, Rizeli futbolcular erken gelen golün moraliyle rakibin üzerine gidip pozisyonlar da buldu ama ilkinde Cumali'nin bomboş pozisyonda golü atamamasının ardından Jallow ve Uche ile kaçırılan pozisyonları ileriki dakikalarda arayacağımızı daha öncesinde anlıyor gibiydik.

Kaçan gollerden sonra oyunu kontrolü altına alan ev sahibi takım, Gökhan'ın attığı kafa golüyle adeta kendine geldi.

Bu pozisyonda Murat Sözgelmez, Gökhan Kaba'nın topa rahat vurmasını engellemeliydi.

İlk yarının aksine Ç.Rize tamamen kontra atak futbola dönünce, topla daha fazla oynayan taraf Adana Demir Spor'du.

4-4-2 düzeniyle ileride sadece Jallow ve Uche ikilisiyle gol arayan Yeşil Mavililer, yine Uche'nin ceza sahası dışından attığı şut defanstan dönüp bomboş pozisyonda Jallow'un önünde kalınca bu futbolcu belki de hayatının en rahat golünü rakip ağlara gönderip, takımını bir kez daha öne geçirdi.

Yine golden sonra Adana atakları doldur boşaltla devam ederken, Rize skoru koruyarak kontrayla olursa, üçüncü golü düşünüyordu. Ama Erçağ'ın ortasında Sezer'in uzaklaştıramadığı topu defans ta seyredince, Adanalı Emre topa öyle sert vurdu ki, Kaleci David Loria'nın nefis  refleksi bile boşa gitmişti.

İki kez öne geçip galibiyeti kaçıran taraf biz olduk ama bu maçta hafızalarımızda kalan bazı düşüncelerimizde yok değil.

Dün Samsun, İzmir'de attığı golü Göztepe karşısında tam 80 dakika koruyup, evine 3 puanla dönerken, ligin yeni takımı karşısında iki kez öne geçmemize rağmen bunu koruyamamızın sebeplerini Engin Hoca mutlaka irdelemelidir.

Maçtan kalan notlarda ise...

Geçen hafta ne oynadığı belli olmayan Cumali'nin dünkü maçta yine ilk 11'de oyuna başlayıp  90 dakika oyunda tutulmasıydı. Maçı izleyen biri olarak Cumali'nin 20. dakikada kadroda olduğunu gördüm.

Bana göre Fahri'nin oyundan alınması eğer özel bir durumu yoksa hatalıydı.
Orta sahada görev yapan oyuncular sadece rakibin ataklarını karşılamada görevliydiler sanki. İlerideki ne Jallow'a ne de Uche'ye doğru dürüst bir top gönderemediler. Böyle olunca da bu iki futbolcu kendi çabalarıyla pozisyon üretebildiler. Orta sahada kenanın yokluğu daha şimdiden fazlasıyla hissediliyor.
Yeni transfer Hakan'ın ise rakibi kontrol etmek dışında yaptığı hiçbir şey yoktu. İkinci yarıda oyuna giren Çetin için ise fazla bir şey söylemek şimdilik yersiz.

Geçen yıldan kalan fazla gol yeme hastalığımız yine devam ediyor.

İlk iki haftada yine en fazla gol yiyen takım hüviyetindeyiz.

Oysa Engin Hoca takıma geldiğinde en fazla üzerinde duracağı konunun bu olduğunu söylemişti.

Özetlersek dünkü maçla birlikte geçen yıldan pek değişen bir şeyin olmadığını görüyoruz. İki hafta için söylüyorum tabi... Yine defanstaki sorunlar devam ediyor, gol yeme hastalığımıza bir çözüm üretilemedi. Orta sahada top tutamayıp ileriye iyi toplar gönderemiyoruz.

Mücadele var.

Kazanma arzusu var. Bunlar doğru... Ya ilerideki iki oyuncunun biri sakatlanıp veya ceza alırsa işimiz ne olacak?

Alternatif var mı?

Maalesef yok.

Geçen yıldan bu tarafa ne değişti?

Sadece Jallow...

Bikoko atıyordu kazanıyoduk, şimdi de Jallow - Uche atıyor, kazanıyoruz.

Ya onlar da atamazlarsa...

Eeee onu bilemem o da Engin Hoca'nın işi.

Sayın Korukır bazı şeyleri biraz daha gözden geçirmeli. Acilen bu gol yeme hastalığına bir çözüm bulmalı, yoksa işimizin zor olacağını şimdiden görür gibiyim.

Testi kırılmadan yol göstermek işe yarar diye düşünüyorum.

Dost acı ama gerçeği söyler.

Görüşmek üzere...