Kurbanlıklarımızı seçerken nasıl ki sağlık kontrolü yapılmış hayvanları tercih ediyorsak , sonrasında  da  ,kurbanlıklarımızın sağlıklı bir şekilde kesilip, saklanması, pişirilmesi ve tüketim miktarına dikkat edilmesi gerekmektedir.

KIRMIZI ETİN SAĞLIĞIMIZA ETKİLERİ

         Kırmızı et iyi kalite protein kaynaklarından biridir. Kişinin günlük enerjisinin %12-15 i proteinlerden sağlanmalıdır. Büyüme, gelişme ve hastalıklara karşı direnç sağlayabilmek için  proteinln önerilen miktarda alınması gerekmektedir.          

           Yetişkin bir bireyin günlük et ihtiyacı 90-120 gr arasında değişmektedir ancak aşırı tüketim sonucu tansiyon, kan yağları (kolesterol) artacağından zamanla damarlarda tıkanıklık , hipertansiyon, kolesterol ve organ yağlanmaları,gut  vb sağlık problemleri ortaya çıkar . Et  fazla miktarda doymuş yağ içerir ,  Doymuş yağların aşırı miktarda tüketimi kalp-damar hastalıkları için risklidir. Yine aşırı kırmızı  et tüketimi kan basıncını olumsuz etkileyeceği için tansiyonun yükselmesine neden olabilir.  Özellikle  kalp, tansiyon, diyabet(şeker hast.) , gut ve böbrek hastalıkları gibi kronik hastalığı olanlar diyetlerini aksatmamaya özen göstermelidir .

KIRMIZI ETİN   TÜKETİME HAZIRLAMA VE SAKLAMA KOŞULLARI

Kurban bayramında kesilen hayvanların etleri dinlendirilmeden hemen yenilmemelidir. Çünkü ette meydana gelen “RİGORMORTİS “ yani “ÖLÜM KATILIĞI” dediğimiz olay etin lezzetsiz ve sert olmasına neden olacağından; mide ve barsak problemlerine yol açmaktadır.

• Taze kesilmiş etin sindirimi çok zordur, hazımsızlık yapabilir ve sert olmasından dolayı pişirilmesi zordur. Dolayısıyla ,mümkünse etler buzdolabında 1-2 gün bekletildikten sonra tüketilmelidir.
• Etin daha yumuşak ve lezzetli olması için,   (limonsuyu veya sirke +  bikaç yemek kaşığı zeytinyağı + tuz ) 'dan oluşan marinard yöntemiyle  1-2 gün  bekletilebilir.
• Kesilen etler  uygun saklama yöntemleri ile (saklama poşetleri, yağlı kağıt vb. ) kısa zamanda buzdolabına konulmalıdır.
• Etlerin hepsi hemen tüketilemeyeceğinden saklama koşullarına mutlaka dikkat edilmelidir. Doğru saklama yöntemlerinin kullanılması ile besin öğelerinin kayıpları en aza indirilmiş olur, hem de mikroorganizmaların çoğalması engellenmiş olur. Buzdolabında 0-2 santigrat derecede 3-5 gün, derin dondurucuda ise -18 santigrat derecede 3 ay saklanabilmektedirler.
• Etler 1 haftadan fazla süre için saklanacak ise ,derin donduruculara  birer pişimlik parçalara ayrılarak yağlı kağıt veya  poşetleme yöntemi ile derin donduruculara kaldırılmalıdır .
• Donmuş etler soğuk ortamda yani buzdolabında çözdürülmelidir. Derin dondurucudan alınıp çözdürülen etin tekrar dondurulması son derece yanlış bir yöntemdir.

KIRMIZI   ETİN SAĞLIĞIMIZA ZARAR VERMEMESİ İÇİN ;

• Kırmızı ette demir oldukça fazladır. Genellikle kansızlık problemi olanlar kırmızı eti bol tüketmeliyim diye düşünürler ancak; sadece kırmızı eti fazla tüketmenin tek başına  pek bi faydası yoktur. Kırmızı etteki  Bu demirin vücuttaki biyoyararlığını artırabilmek için, eti C Vitamininden zengin besin kaynakları ile birlikte tüketmenizi öneneririm. Örneğin, et yemeklerinizin yanında  bol limonlu yeşil salata tüketebilirsiniz.
• Et sindirimi zor olan besinlerdendir. Aşırı miktarda tüketiminde kabızlık problemi ile karşılaşılabilir.  Midesinde sağlık problemi olanlar aşırı et tüketiminden kaçınmalıdır. Mide ve sindirim sorunlarını engellemek için  Etin yanında en iyi posa kaynaklarından olan sebze ve meyve tüketebilirsiniz .
• Pişirme yöntemi olarak kavurma ve kızartma gibi sindirimi zorlaştıracak ve mide asiditesini artıracak yöntemlerden kaçınılmalırıdır,ızgara veya haşlama tercih edilmeli.
• Et ile yapılan yemekler kendi yağları ile pişirilmeli, ilave yağ eklenmemelidir . Özellikle kuyrukyağı ve tereyağının et yemeklerinde kullanılmasından kaçınılmalıdır.
• Kurbanlık hayvanların iç organları (sakatat) kolesterol ve yağ miktarları fazla olduğunda tüketilmesi önerilmemektedir.

BAYRAM SÜRESİNCE DİKKAT ETMEMİZ GEREKENLER ;

• İkram amaçlı sunulan ağır hamurlu tatlılar ve çikolatalar tadımlık miktarlarda yenmeli mümkünse yerine, sütlü ve meyveli tatlıları tüketmek ve porsiyon miktarlarını az tutmak sağlıklı bir seçim olacaktır. Bir sonraki yapacağınız ziyarette yine ikram yapılacağı ve bunun büyük olasılıkla tatlı olacağı unutulmamalı.
• Bayramda bilinçsizce çikolata ve tatlı tüketilir. Fazla çikolata ve tatlı tüketimi, mide yanması, bağırsak bozuklukları gibi şikayetlere neden olur.Çikolataya ve şekere alternatif olarak vitamin, mineralden zengin olan ve posa içeriği yüksek olan kuru meyveler, ceviz, fındık gibi kuruyemişler ikram edilebilir.
• Güne hafif bir kahvaltı ile başlanmalıdır. Aşırı miktarda yemekten kaçınıp az ve sık yemek yenmeli.
• Bayram ziyaretleri sırasında artan çay ve kahve tüketimi aşırı miktarlarda olduğunda uykusuzluk, kalp ritim bozuklukları, mide problemlerine sebep olabilmektedir. Bu tür içeceklerin tüketilen miktarlarına dikkat edilmelidir.
• Fiziksel aktivitenin arttırılmasına bayram boyunca da dikkat edilmeli, günlük tempolu yürüyüşlere devam edilmelidir.

Diabet hastaları, kalp ve damar hastaları, mide rahatsızlığı olanlar, hipertansiyon hastaları gibi belli bir beslenme düzeni ile takip edilen ve özel beslenme tedavisi uygulayan hastalarımızdan , diyetlerini bozmamalarını rica ediyoruz .