Ali Bey, yüzde 60 engelliyim. 657 sayılı Kanun’a tabi olarak kamu kuruluşunda özürlü kadrosunda memur olarak çalışıyorum. 03.11.1999'da göreve başladım. Çalıştığım kurumda çok sayıda işçi var. İkramiye, giyim yardımı gibi pek çok avantajları olduğunu görüyorum. Memurluktan işçiliğe geçiş olur mu? Olursa nasıl olur?  (Ş.G.Eren)

Sayın okurum, memurların yaptığı işler için işçi çalıştırmama devlette geçerli bir prensiptir ama uygulamada memur gibi büro işçiliği yapan çok sayıda işçi de vardır. Kurumlar zaman zaman sübjektiflikten veya memur eksikliğinden kaynaklanan nedenlerle memurun yapacağı birtakım görevlerde çalıştırdıkları işçileri işçilikten memurluğa geçişi özendirip sınav açarlar.
 

SOSYAL HAKLAR AZALIR
 

Kamu işçilerinden bu tür sınavlara girenler de sosyal haklarında azalma olacağını bilerek, memuriyet niteliği kazanmak suretiyle memur iş güvencesini sahip olmak isteyerek bu sınava girerler. Fakat bunun tersi görülmez. Çünkü kamuda esas olan memurun yapacağı işlerin işçilere değil, memurlara yaptırılmasıdır.
 

Kamu idarelerinde işçi alımı fabrika, şantiye, atölye, çiftlik, arazi gibi işçi istihdamının zorunlu olduğu yerlerde işçiler eliyle gördürülmesi gereken işlerde fiilen çalıştırılmak amacıyla yapılırken fiilen büroda çalıştırılan işçiye yaptığı işte mevzuattan kaynaklanan nedenlerle sorumluluk verilemezken memurun imza sorumluluğu bulunmaktadır.

Tüm bunlara rağmen yasalardan veya sözleşmelerden kaynaklanan birtakım özlük veya sosyal haklarındaki farklılıklar nedeniyle işçiler memurlara kimi zaman da memurlar işçilere özenebilir.
 

İŞ GÜVENCESİ ÖNEMLİ
 

Bir zaman sonra da fikirler değişebilir. İşçilerin Toplu İş Sözleşmesi ile elde ettiği birtakım sosyal haklar memurlarda olmayabilir. Buna karşın işçilerin iş güvencesi de hiçbir zaman memurların iş güvencesi kadar olamaz.
 

Bunu özelleştirilen kamu kurumlarında gördük, görüyoruz. Müdür ve üstü kadrolarda olanlar dışında memurlar 4046 sayılı Özelleştirme Yasası kapsamında tam bir güvenceyle ve yine aynı veya eşdeğer unvanla başka kamu kurumlarına atanırken işçilerin tazminatları ödenmek suretiyle iş akitleri sonlandırılmıştır, sonlandırılmaktadır. Bunun akabinde de kamudaki en kötü çalışma şartlarına tabi olarak geçici personel statüsünde istihdam edilmektedir. 
 

Bunlara rağmen şu anki sosyal haklarına bakarak illa işçiliğe geçmek istiyorsanız, kurum içi zorlayıcı bir talepte bulunamazsanız da kamu kurumlarının açacağı işçiliğe alınma sınavlarını diğer işsizler gibi takip edip girişimlerde bulunabilirsiniz.

Başka bir kamu kurumunda işçiliğe alınırsanız da memuriyetten istifa edip geçiş yaparsınız.

Ali Bey, 17.10.1966 doğumluyum. 1984 yılında başlayan 810 günlük SSK sigortalılığım var. 1986'da askere gittim. 01.01.1990'dan itibaren ise Bağ-Kurluyum ve hala devam ediyorum. Bağ-Kur primlerimi yatırayım mı? Dondurayım mı? Ne zaman emekli olurum? (Recep Ünal)
 

200 LİRA FARK ALIRDINIZ
 

Recep Bey, zorunlu Bağ-Kur sigortalılığı gerektiren bir faaliyet içinde iseniz bu halde iken Bağ-Kur sigortalılığınızı donduramazsınız. Prim ödememek için faaliyetinizi sonlandırmalısınız. Eğer 810 günlük SSK sigortalılığınız 1990 yılından önce ise 01.06.2002 tarihinde 25 yılı doldurmanıza kalan süreye göre Bağ-Kur’dan emeklilik bakımından 50 yaşına tabisiniz. Oysa askerliği borçlansanız 49 yaşına tabi olur ve Bağ-Kur’dan hemen emekli olabilirsiniz.
 

Oysa siz SSK sigortalılığından emeklilik için gerekli şartları 17.10.2014’te doldurmuştunuz. Bunun için yapmanız gereken SSK / Bağ-Kur çakışmasında SSK’lılığın geçerli olması kuralının getirildiği 2011 Mart ayından itibaren ortağı olmadığınız bir iş yerinde SSK’lı olarak çalışmaya başlamalıydınız. Bu şekilde iki yıl öncesinden SSK emeklisi olur Bağ-Kur maaşına göre 150-200 lira kadar daha yüksek bir aylığa sahip olurdunuz. Ne çare ki siz halen Bağ-Kur’dan emekliliğe tabisiniz ve böyle bir dönüşüm için zamanınız kalmamış.