SOSYAL DEMOKRATIM DİYORSUN AMA!
Siyaset yapacaksanız, halkın değerleri ile barışık olmalısınız. “Ben halkın değerlerine saygılıyım” demek, siyaset için yeterli değildir. “Ben sosyal demokratım” sözü de aynı klişe üsluptur.
Halk, “söylem ve eylem” arasındaki samimiyetinizi iliklerine kadar hissetmelidir. Hayatında cami cemaatiyle buluşmamış bir insan “sosyal demokrat” olamaz. Halkın duygu dünyasını bilmek ve ona göre hareket etmek, cami avlusu siyasetini bilmekten geçer…
Siyaset yapacaksanız dini de bileceksiniz, cami avlusunu da…
Tepeden inme, dayatma, güdüleme, “teba” oluşturma gibi yöntemler mazide kaldı. Halkı tanıyorsanız, politikalarınız da buna göre şekillenmelidir...
Halk, her şeyi sizden direkt olarak talep edemeyebilir, belki talep etme istidadına da sahip olmayabilir…
Halk ürkütülmüş, korkutulmuş da olabilir...
Halkın dilinden, halinden, hal lisanından anlamak siyasetin gereğidir. Siyasetçi, halkın potansiyel taleplerini “siyaset diline” dökebilen tercümandır. Bu bağlamda siyasetin dili; “başörtüsü kamusal alanda da olmalıdır, faiz hayatımızdan çıkarılmalıdır” veya “Cuma günü müminlerin bayramı olması hasebiyle tatil olmalıdır” gibi potansiyel talepleri yüksek sesle dillendirmek olmalıdır. Halkın duygu dünyasına tercüman olmanın “dini siyasete alet etmekle” ne alakası var?
Halkın taleplerini dillendirenlere “sen, dini siyasete alet ediyorsun” demenin hiçbir bilimsel karşılığı yoktur. Olsa olsa bilim ve halk düşmanlığıdır…
Bazıları; “efendim biz dini siyasete alet etmiyoruz, herkesin inancı kendinedir, her inanca saygılıyız, her inanç sahibine eşit mesafedeyiz” derler. İnanç değerlerine saygı duymak, politik bir söylemden öte elbette insan olmanın bir gereğidir. Politika yapmak için saygı duymak yeterli ise ne ala!
Saygı duyuyorsun ama öbür taraftan “kamusal alan “ dayatmasıyla başörtülü bir öğretmene, doktora, avukata veya hastaya tahammül gösteremiyorsun.
Aydınım diyorsun halkı “sıkma baş, bidon kafalı, aptal, çobanın oyu, göbeğini kaşıyan adam…” diyerek aşağılıyorsun…
Siyasetle iştigal ediyorsun ama halkın anlayacağı “siyaset dilini” konuşamıyorsun ve üstüne üstlük “siyasi münafıklık” yapıyorsun...
Fırsat eline geçti mi “demokrat aydın maskeli takım elbiseli despotluk”
yapıyorsun...
Bu konuya devam edeceğiz.