Krizin dibi nerede görülecek?

Krizin dibi nerede görülecek?

Finansal piyasalar hakkında görüş beyan etmek kadar zor bir iş daha olmasa gerek. Bırakın yıllar hakkında görüş açıklamayı yazımızın çıktığı gün bile o görüşünüzün temel dayanakları terse dönebiliyor. Bu nedenle çok fazla etkileyeni olan ve hızla değişen bir piyasa işleyişini açıklamaya çalışırken, öngörü ile gerçek arasında farklar zamanla oldukça artabiliyor.

Bunları neden girişte yazdığımı açıklayayım: Krize ilişkin ilk bulgularımı 2007 yılının ikinci yarısında açıklarken piyasalar yükselişe devam ediyordu. Oysa 2008 yılı başında zirveden dönüşler başlayarak beklediğim kara günler de gelmeye başlamıştı.

Ama eski kara günlerden farklı olarak ve Türk ekonomi basınının çığırtmalarının da aksine, 2008 başında borsalar düşerken dolarda adeta kıpırdanma bile olmuyordu. Neredeydi rekor cari açık krizi? Neredeydi rekor sıcak para krizi? Yani 2008 başında finansal kriz başlamıştı ama dolarda beklediğim yükseliş hareketi benim dahi beklentimin çok sonrasında gelmişti.

İlk çöküşlerin ardından yaşanan molalarda; "borsa çöküşleri burada bitmez devam eder" düşüncem gerçekleşmişti. Ama krize kısa mola gerektiğini belirtirken; örneğin bizim borsa 28 binlerde durmadan düşmeye devam etti. Ta ki soluksuz 21 binlere kadar.

Krizin merkezi ABD borsası ile bizim borsa Ekim ayında yatay harekete girdiğinde, bu yatay hareketin sonucunun çok önemli olduğunu belirttim. Yatay hareket yukarı kırılırsa ciddi bir yükseliş yaşanır, ama yine ardından büyük kriz gelir diye bekliyordum. Nitekim yatay harekette bazı alış dalgaları "acaba o yükseliş başladı mı?" düşüncemi sorgulatıyordu. Hatta o günlerde bu yükseliş yaşanır ve Merkez Bankası faizleri düşürmezse, dolarda da ciddi düşüşler olabilir düşüncesindeydim.

Nihai açıdan büyük krizin dibinin tamamlanmadığını hiç kaybetmemiş olmama rağmen ara molalarda önemli yanılmalar yaşayabiliyordum. Örneğin yatay hareketin alt bandı olarak ABD borsasından DOW endeksi 8000-7800 aralığını kırana kadar yükseliş ihtimali vardı. Ama maalesef krize mola sadece yatay bir hareketle gelmiş ve tepki yükselişleri dahi yaşanamamıştı. Ve geçen hafta DOW endeksi 7 bin 800 alt sınırını kırarak krizde nihai büyük çöküşüne de başlamış oldu.

Dolar için ise Merkez Bankası'nın çok cesur kararlar ile faiz müdahaleleriyle beklentiler bir anda terse dönüvermişti. Hem krizde ikinci büyük çöküş başlamış hem de içerde sıcak para politikasından artık eser kalmamıştı.

Bugün ne durumdayız? DOW endeksinin artık en az 6 bin 500 ila 6 binlere doğru gitmesi benim için sürpriz değil. Bu seviyeyi düşüşte en az yer olarak görüyorum. Çöküş belki daha da derin olabilir. Ama bu çöküş belki de finansal krizin dibini gösterebilecektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi