Apo’ya ev hapsi
Önce Bülent Arınç “Oslo sürecinin devam edebileceğini” söyledi, sonra Başbakan da kapının Oslo’ya açık olduğunu vurguladı, ardından Adalet Bakanı Ergin, Abdullah Öcalan’la da görüşülebileceğini belirtti.
Bunlar çok önemli bir gelişmenin işareti bence.
Hükümet “Oslo sürecine” yeşil ışık yakıyor.
Yeniden Oslo’ya dönülebilir mi, dönülürse oradan bir sonuç çıkar mı bilmiyorum.
Kandil, Apo’suz savaşabileceğini gösterdi ama onların Apo’suz barışabileceğini sanmıyorum.
Birincisi, “barış” için savaş için olduğundan daha kuvvetli bir liderlik ve irade gerekiyor.
İkincisi, PKK yönetimine şu anda “yönetebilecekleri bir toprak parçası vermek” dışında önerilebilecek onlar için avantajlı bir teklif gözükmüyor.
Üçüncüsü, Kandil Ortadoğu’daki ve Suriye’deki gelişmelerden sonra “o toprağı” silahla alabileceklerine inanmış vaziyette.
Dördüncüsü, savaş sürdükçe Apo’nun etkisinin azalacağını, kendi etkilerinin artacağını biliyorlar.
Bütün bu “varsayımlarımdan” çıkan sonuç da PKK yönetiminin “barışı” artık pek istemediği.
Üstelik PKK’nın savaşı kazanmasına yetecek bir halk desteği yok ama savaşı daha epeyce sürdürmesini sağlayacak kadar bir halk desteği var.
Eğer hükümet savaşın bitmesini Kandil’e endekslemeye devam ederse bu savaş kolayından bitmez benim görebildiğim kadarıyla.
Kandil’in bütün olumsuz yaklaşımlarına rağmen hükümetin “Oslo süreci” konuşmalarını önemli kılan, siyasi iktidarın, İçişleri Bakanı’nın “son PKK’lı da öldürülene kadar savaş” türünden saçmalıklarından yolunu ayırdığını göstermesi.
Hem kendisinin hem ülkenin barışa ihtiyacı olduğunu fark etmesi.