Kılıçdaroğlu da kendini bilmez mi?
Fatih Altaylı Kemal Kılıçdaroğlu'na taşı gediğine oturtacak soruyu soruyor: "Aydın Doğan medyası sizi neden destekliyor?" Bu sorunun cevabı açısından kilit bilgileri Kemal Kılıçdaroğlu'nun geçmişine ait bilgilere dayanarak iki haftadır yazıyorum ama Kemal Bey cevabı bilmediğini belirtiyor.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir hafıza problemi olabilir mi bilmiyorum. Acaba 2002 yılında Aydın Doğan ortaklığı ile devletin vergisinden kaçınan POAŞ birleşmesindeki imzasını mı hatırlamıyor.
O imzaları sayesinde ve sonrasında Doğan Grubu'nun milyarlarca dolar kazanç sağladığını da unutmak istemiş olabilir mi? Peki, kendisi hakkında devletin vergisinden kaçınma girişiminin nedenlerini de okuyamamış mı? Okusa öğrenebilirdi belki!
Belki de unutmak istediği şeyleri hatırlamak istemiyordur. Bilemiyoruz
Çünkü Kılıçdaroğlu ve Doğan Medyası başkalarının çok daha küçük ticari ilişkilerini en detayına kadar hafızalara taşıyor. Ama kendilerinin devletin vergisinden kaçınma girişimlerini hatırlayamıyorlar.
Ben yine de belirteyim. Siyasi iktidarların yakınlarının ticari ilişkileri her dönem toplumda olduğu gibi bende de ters duygular uyandırıyor. Nedir bu ticari hırs!
Ama aynı hırslı duygular gücü elinde bulunduran herkes için geçerlidir. Mesela Oyak neden Ereğli Demir Çelik şirketinde Aydın Doğam benzeri bir girişim ile devletin vergisinden kaçınmadı. Ya Koç Topluluğu neden Tüpraş ile bu şirketi satın alan borçlu bir şirket oluşturup devlete daha az vergi ödemeyi tercih etmedi. Aydın Doğan'ın ayrıcalığı neydi?
Tabii ki geçmişte yaşan bu birleşmeye o dönemin yönetiminden gerekli izinlerin alındığını biliyoruz da, bu izinlerin alınmasının perde arkasını hâlâ bilemiyoruz. Mesela Özelleştirme Yüksek Kurulu Başkanı Nisan 2002'de görevden alınır alınmaz bu birleşmeye izin çıkması bir anlam ifade eder mi? Bakınız şu POAŞ olayını çok detaylı geçmişte defalarca yazdım ve Doğan Grubu'ndan tek bir cevap alamadım. Tıpkı Kılıçdaroğlu'nun bugün susup hatırlayamadığı gibi
Son olarak belirteyim ki Fatih Altaylı soruyu sormadan ben düşüncemi açıklamıştım: CHP Kılıçdaroğlu'nu İstanbul'a seçilmeye değil harcamaya yollamış olacak ki CHP örgütü belediye seçimleri yerine İTO seçimleri ile ilgileniyor. Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim ilgisini de Doğan Medyası üstlenmiş görülüyor. Acaba geçmişteki milyar dolarlık kazandırmaların ve gelecekteki benzer beklentilerin etkisi nedir bilemiyoruz.
Keşke hatırlayabilseler!
TUİK'İN HATA SAPMASI
Türkiye İstatistik Kurumu da bunu yaparsa ne olacak? TUİK dün sanayi üretim verisini açıkladığında rakamlar beni de çok şaşırttı. Aralık ayı kapasite kullanım oranı yüzde 64,7 ile tarihi çöküş içerisindeyken sanayi üretimi nasıl daha az geriler? Çok yoğun bir gün içerisinde Referans Gazetesi çalışanlarını tebrik ederim ki bu hatayı ileterek düzelttirdiler.
TÜİK'in 2008 yılı aylık ithalat rakamlarında bizim bulduğumuz hatalar da olmuş ve ilettiğimizde de geçmişe dönük benzer düzeltmeler yapılmıştı. TUİK'in bu kadar hatalı olmaya başlaması şüpheleri de beraberinde getirirken inandırıcılık açısından ciddi sıkıntı oluşmaktadır.
Kamu yönetim anlayışı açısından kim nereye neden atanıyor?
Bir daha düşünme zamanı.
Tabii atamayı çekmeye zaman varsa!